Beispiele für die Verwendung von "ödül" im Türkischen

<>
Ve sarı kart onlara ödül olarak güzel bir İncil getiriyor. А за желтых можно получить награду - прекрасно изданную библию.
Victor'la ne tür bir oyun çevirdiğinizi bilmiyorum ama o ödül benim olacak. Не знаю, что вы с Виктором затеяли но приз достанется мне.
Ödül kazanan insanlar, her zaman en iyi insanlar değillerdir. Люди, которые выигрывают премии, не всегда самые лучшие.
Yani beni kurtarırsan, sağlam bir ödül alacağına söz veririm. Так что освободи меня, и я обещаю щедрое вознаграждение.
Bunu ödül için yapan pek çok kişi tanıyoruz Bay Price. Бывает так, коллеги работают ради наград, м-р Прайс.
Bu arada şu kazandığın ödül var ya hani en son ayakta kalanın kazandığı, haksız kazançtır. Замечу, что тот трофей, который ты выиграла в бою до последнего, был нечестным.
AkıI oyunları üzerine bir ödül verecek olurlarsa heykelciğin şekli Jeff tarafından s * kilen bir beyin olurdu. Если бы давали награды за игры разума, то Джефф получил бы их, воздействуя на мозг.
"1402 doğumluyum" adlı kitabı Atina Akademisi tarafından edebi bir ödül aldı. Его книга "Я родился в 1402" получила литературную премию Афинской академии.
Retro Hugos sadece kendisine bir Worldcon'un ev sahipliği yaptığı yıllar boyunca hükmen verilebilir, fakat hiçbir ödül başlangıçta verilmedi. "Ретро Хьюго" могут присуждаться в те годы, когда был Worldcon, а премия - нет.
Sizin başınıza bir ödül konulmadı, Signor Crawford. За вашу голову нет награды, синьор Кроуфорд.
İstedikleri kişilere ödül olarak toprak ve ünvan verme yetkileri vardır. Они дают земли и титулы тем, кого хотят наградить.
Hayır, hayır, hayır, ödül senin içindi. Нет, нет, нет, награда для тебя.
Saldırıyı kınadığımı belirten bir haber yayınlattım ve saldırganların yakalanmasını sağlayacak her türlü bilgi için ödül koydum. Я выпустил пресс-релиз, где осуждаю этот акт И назначил награду за любую информацию о нападавших.
Sonra ne düşündüm biliyor musun? Özel ödül vermek için beni sona bıraktıklarını. Ama hayır! Потом я подумала, что для меня приготовили какой-то особенный подарок поэтому и приберегают напоследок.
Konukçular için potansiyel tehlike çok büyük olabilir. Alınıp satılan mal olabilirler ya da dövüşlerde kazanana verilen ödül. Возможная опасность для них будет огромной - они станут товаром для продажи, или призами в соревновании.
Saldırıda öldürülen Taliban mollasının kardeşi, Basayev'in kellesine ödül koydu. Брат убитого при атаке муллы назначил цену за его голову.
Şubat 2006'da Brit Ödülleri'nden En İyi Albüm ve En İyi Single kategorilerinde ödül kazandılar. В феврале 2006 года Coldplay получили 2 награды в церемонии Brit Awards в номинациях "Лучший альбом" и "Лучший сингл".
2010 Yılında Uluslararası RETScreen Kanada Hükümeti tarafından kamu çalışanlarına verilen en büyük ödül olan Kamu Hizmetinde Mükemmeliyet Ödülü'nü kazanmıştır. В 2010 году организация RETScreen International награждена Public Service Award of Excellence, высочайшей наградой правительства Канады для государственных служащих.
Hayır, buraya yardım gecelerinde, bir ödül sunabilir miyim diye sormaya gelmiş. Нет. Она приезжала попросить меня представить награду в одной из её благотворительных штук.
Bir iddia kazandım, şimdi de ödül zamanı. Я выиграл пари и теперь время взять приз.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.