Beispiele für die Verwendung von "Şehrin" im Türkischen mit Übersetzung "города"

<>
Şehrin bu yakasındaki en iyi kahve. Лучший кофе в этой части города.
Kamp, şehrin kuzeyinde Porte de la Chapelle'in yanında bir demiryolu viyadüğünün altında, açık alanda yer alıyordu. Лагерь занимал свободное пространство под железнодорожным виадуком рядом с Porte de la Chapelle в северной части города.
Evet, şehrin izole edilmiş kısmında oluyor kurbanlar da kimse için bir anlam ifade etmeyen kişiler. Да уж. Разные части города, жертвы, не имеющие друг с другом ничего общего. Короче...
Nolita, şehrin bir numaralı kuruluşlarından biri olmayı vaad ediyor. " "Нолита" обещает стать одним из лучших ресторанов города. "
Neden şehrin o bölgesinde olduğu hakkında bir fikriniz var mı? Вы знаете, почему он оказался в той части города?
Şehrin etrafına birkaç tane gözlemci yerleştirdik. Мы разместили несколько наблюдателей вокруг города.
1973'te belediye başkanı Vedat Dalokay tarafından şehrin sembolü yapılmıştır. В 1973 году мэр Ведат Далокай утвержил его как символ города.
Resimleri yırtıp atacaksa, neden şehrin dört bir yanında fotoğraf çektiriyor ki? Зачем постоянно фотографироваться в разных концах города и тут же выбрасывать снимки?
Ben de süt almaya şehrin öbür yakasına giderdim. И я ходил через пол города получать молоко.
İddialar, Hunt'ın şehrin sosyal haklardan yoksun kişilerini birçok dolandırma ve soymayla suçlar yönde. Обвинение утверждает, что Хант совершил многочисленные мошенничества и кражи против неимущих нашего города.
Önce onu şehrin dışına kaçırmamız gerekiyor. Сначала надо вывезти его из города.
Bağımsız bir çalışansın olduğunu söyleyecektim. Her ikiniz de bu şehrin insanlarına hizmet ediyorsunuz. Я хотела сказать независимый консультант, и вы оба служите людям этого города.
Cesedi, şehrin doğusundan metre uzaklıkta sapa bir yerde arabasının yanında bulundu. Тело найдено у его машины на дороге, в милях от города.
Şehrin bu kısmında birşey yok ki. В этой части города ничего нет.
Bu şehrin enerjisi geçici olarak zihnimi sorunlarımdan uzaklaştırmış olsa da, haklıydım. И хоть энергия города на время отвлекла меня, я был прав.
Bir hafta sonra eski şehrin oralardaki tünellerde bulundu. Его нашли через неделю в туннелях старого города.
Şehrin kapılarına ve kuleye yapılacak olan saldırıyı ben yöneteceğim. Я буду возглавлять нападение на башню и врата города.
Riski göze alıp şehrin yerle bir edildiği videolar arasında "bu en sevimlisi" diyeceğim. Из всех фильмов о разрушении города я рискну сказать, что этот - самый прелестный.
Evet, Margaery şehrin iyi insanlarının huzurunda günahlarının bedelini ödeyecek. Да, Маргери искупит свои грехи перед добрыми жителями города.
Babür subahdarı İslam Han şehrin ilk yöneticisiydi. Могольский субадар Ислам-хан был первым правителем города.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.