Beispiele für die Verwendung von "Yolculuk" im Türkischen

<>
Bu ince noktalardan biri açıldığında dünyalar arasında yolculuk etmek mümkün oluyor. Путешествие между мирами возможно, когда открыто одно из таких мест.
Ve onu bekleyen uzun bir yolculuk var. А он так долго ждал этого путешествия.
Çok önemli deneylerdi, ve uzun bir yolculuk yapmak zorundaydık. Они были очень важны, и нам приходилось долго путешествовать.
ve yolculuk zordur, ama bir kez zirveye ulaşırsan, manzara harikadır. Это тяжелый путь, но когда достигаешь вершины, открывается чудесный вид.
Tanrım, bu yolculuk öldürecek beni. Боже, эта поездка убивает меня.
Cevap, "Bir yolculuk planlamıyordum" mu, yoksa "evet, şehri terk edecektim" mi? Ответ "нет, вы не планировали поездку" Или "да, вы уезжаете из города?"
Seni bulmak için uzun bir yolculuk yaptım. Я долго путешествовал, чтобы найти тебя.
Basitçe söylemek gerekirse, buraya tarihteki aberasyonları tespit etmek ve düzeltmek için zamanda yolculuk yaparak geldik. Проще говоря, мы путешественники во времени, которые выявляют нарушения в истории и исправляют их.
Katrina zamanda yolculuk yaparak buraya geldi ve o tanıdığın kadın değil artık. Катрина из моего времени, не та женщина, которую вы знаете.
Galakside bulunan her pilot orasının tek yön yapılan bir yolculuk olduğunu bilir. Все пилоты в галактике знают, что это дорога в один конец.
Her zaman gece eve yolculuk yapmak benim için kullanışlı değil. Это не всегда удобно для меня, ехать домой ночью.
Birimiz yolculuk ve hedefler hakkında bir şeyler söylemişti. Кто-то из нас говорил в путешествии и цели.
Birinci sınıfta yolculuk ediyorsun ve biletlerimizi satın aldın. Вы путешествуете первым классом и оплатили нам билеты.
Sadece siz ve vicdanınız, yargılama gününe uzun bir yolculuk yapıyorsunuz. Только Вы и Ваша совесть на долгом пути к судному дню.
Bu uzun yolculuk süresince öfke beni hayatta tuttu. Всё это долгое путешествие ненависть сохраняла мне жизнь.
İşte bu yolculuk Marshall'ın ve benim sıkı dost olmamızı sağlamıştır. Во время этого путешествия мы с Маршаллом стали лучшими друзьями.
Tek başına yolculuk etmen çok tehlikeli Zack. Слишком опасно путешествовать в одиночку, Зак.
Ne kadar uzun ve garip bir yolculuk olduğunu tahmin bile edemezsin. Ты не представляешь, какой долгий и странный путь это был.
Ve yolculuk güzel geçti mi, her şey planlandığı gibi miydi? Поездка прошла хорошо, как и планировалось? Да, сестра.
Bu alışverişin her yerinde şeker hastalığı ve yolculuk yazıyor. Что ж, это сулит диабет и долгую поездку.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.