Beispiele für die Verwendung von "adını verdikleri" im Türkischen

<>
İçeride bir çocuk var, "Lucky" adını verdikleri genç bir Irak gazisi. Там внутри парень, молодой ветеран из Ирака, которого называют "Счастливчик".
kanalında yayınlandı. Nisan 2013'te grup şarkıcı Rihanna'nın adını verdikleri Walks Like Rihanna şarkısını albümün 3.single parçası olarak yayınlayacaklarını duyurdu. В апреле 2013, группа объявила о выпуске третьего сингла с третьего альбома, под названием "Walks Like Rihanna", названный в честь певицы Рианны.
1978 yılında Christopher adını verdikleri bir oğulları olmuştur. В 1978 году появился на свет сын Кристофер.
1599'da, şirket üyelerinin ortakları Thames Nehri'nin güney kıyısında Globe adını verdikleri, kendi tiyatrolarını inşa ettiler. В 1599 году партнёрство членов группы построило на южном берегу Темзы новый театр, названный "Глобус".
Bu orospu çocuğunun adını buluruz. Узнаем имя этого сукина сына.
Muhtemelen seçimlerde bize oy verdikleri için. Потому что они за нас голосуют.
Bu yüzden, bana onun adını vermişler. Otto. Поэтому меня назвали в его честь - Отто.
Bilim insanlarımızın "Gezegen Sıfır" ismini verdikleri bir yerden. Из другого измерения, которое наши ученые прозвали планетой Зеро.
En azından gerçek adını öğrendik. Хоть тут настоящее имя известно.
Tüm çocuklar ailelerinin onlara verdikleri şeyler için müteşekkir olmazlar. Дети не ценят того, что дают им родители.
Birçok sanatçı adını değiştirir. Многие художники меняют имена.
Ayrıca, sana kelimeleri verdikleri test-çağrışım testi. Плюс, тебе дают тесты на ассоциации.
Little Walter adını duyurmaya başlamıştı. Малыш Уолтер сдела себе имя.
Sanırım yapabilirim, Pam adını bile sevmeye başladım. Думаю я могу. Мне даже нравится имя Пэм.
"Bir yazı karakterine bir ülkenın adını veremezsiniz." Вы не можете назвать шрифт в честь страны. "
Ve adını bir uçağın bir tarafına yazıyorlar. И моё имя напишут на борту самолёта.
Yavrunun adını da biz koyarız. Необходимо дать щенку его имя.
Tanrım, arkadaşın Wilkes'ın adını temize çıkarmakla bozmuşsun kafayı. Боже, ты так одержима очисткой своего приятеля Уилкса.
Dr. Holt dün onun adını sayıklayıp durduğunu söyledi de. Доктор Холт сказал, вчера ты повторяла его имя.
Kiralayanın adını o zaman öğrenebiliriz. Тогда и узнаем имя арендатора.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.