Sentence examples of "alacak" in Turkish

<>
Üzgünüm, Michelle, sadece bir dakika alacak. Извини, Мишель, это займет всего минутку.
Diğer gemi gelip sizi Dünya'ya ve Mars'a götürmek için alacak. Пришёл другой корабль, заберёт вас на Землю и Марс.
Lâkin bu kitapları başkası alacak olursa siz de Bakanlık'a şikayet edersiniz. Ничего. Если книги купит кто-то другой, вы можете пожаловаться министрам.
İstediği bilgiyi alacak ve bizi her türlü öldürecek. Они получат информацию и всё равно убьют нас.
Matilda adaleti hak ediyor ki bunu da alacak. Матильда заслуживает справедливости, и она её получит.
Pekâlâ, sanırım ikimizin de davasını alacak birini tanıyorum. Кажется я знаю человека, который возьмёт оба дела.
O zaman kim alacak onu? Nasıl karar vereceğiz? Так кому она достанется, как мы это решим?
Ve şimdi tanrılar onu alacak. А теперь боги заберут его.
Doku analizi ve kemik yoğunluk sonuçları biraz daha vakit alacak. Анализ ткани и результаты плотности кости займут чуть больше времени.
Seni ödül için ihbar edecektim ama Dot kucağına alacak bir şey istiyor. Я хотел сдать тебя за награду, но Дот нужно кого-то потискать.
Müşterilerin %32 'sinden daha fazlası.... hayatında ilk defa bilgisayar alacak. А ещё% продаж будут приходиться на тех, кто покупает компьютер впервые.
Şu durumda kimse onu alacak durumda değil. А теперь никто покупать его не захочет.
Onun reenkarnasyon olduğu kesinleşince, çocuk özel bir eğitim alacak. Когда мы убеждаемся в реинкарнации, ребенок получает специальное образование.
Katil burada bir yerde. - Ama zaman alacak. Убийца здесь, где-то здесь, но потребуется время.
Pam'in açtığı tüm hesapları döküyorum, ama bu biraz zaman alacak. Я просмотрю все бумаги Пэм, но на это уйдет время.
O zamana dek, kız kardeşim Vekil olarak onun yerini alacak. До тех пор моя сестра займет ее место в качестве регентши.
Eğer işe yaramazsa, bu kılıç bu gece iki can alacak. Если это не сработает, этот меч заберет две жизни сегодня.
O zengin olacak ve gerçeğini alacak. Он станет богатым и купит настоящую.
Flynn arama emrini alır almaz geçerken uğrayıp seni alacak. Флинн заедет за вами, как только получат ордер.
Penny şartlı tahliye alacak ve Oz da bu sefer adil bir duruşmaya çıkacak. Она получит условный срок, а он - справедливый суд на этот раз.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.