Beispiele für die Verwendung von "hareket etmeye" im Türkischen

<>
Nasıl hareket etmeye başlayacağız ki? С чего нам вообще начать?
Şimdi artık, demokrasimizdeki siyasal yöntemleri kullanarak toplu olarak hareket etmeye karar verip, bu sorunu çözmeliyiz! Теперь мы должны использовать политические процессы нашей демократии и решить действовать сообща, чтобы решить эту проблему.
Biraz hareket etmeye çalış. Просто попробуй немного подвинуться.
Trenler sabah kaçta hareket etmeye başlıyor? Во сколько начинают ходить поезда утром?
Beni dinle, tek başınıza hareket etmeye hazır değilsiniz. Послушай, вы еще не готовы действовать в одиночку.
Kullanicilarimin duygusal cevaplarini gözlemleyip yorumlamaya ve buna göre hareket etmeye programlandim. Я запрограммирована наблюдать и интерпретировать эмоциональные реакции и действовать соответствующим образом.
Dinle, kendi mekânını geri kazanmayı gerçekten istiyorsan alfa köpeği gibi hareket etmeye başlaman gerek. Слушай, если ты хочешь отвоевать свою территорию, то должен вести себя как альфа-самец.
Bir insan olarak duygusuz şekilde hareket etmeye başladın... Вы начали притворяться просто, чтобы защитить себя...
Lig hareket etmeye hazır. Лига готова к сделке.
Muhtemelen isteklerine karşı hareket etmeye başladı. Возможно, держат против их воли.
George trenin hareket etmeye başladığını hissetti. Джордж почувствовал, что поезд тронулся.
Yurttaş kollektifleri halkı etkileyen konularda tartışmak ve birlikte hareket etmek amacıyla halk toplantıları, komisyonlar ve iş gurupları aracılığıyla çalışmaya devam ediyor. Гражданские сообщества продолжают действовать посредством народных собраний, комиссий и рабочих групп. Это позволяет им обсуждать затрагивающие население страны темы и действовать сообща.
Bir silahla intihar etmeye kalkmıştım. Я пытался сделать это пистолетом.
Oswald yalnız hareket etmiş, benekli elbiseli kız falan. Освальд действовал в одиночку. Девушка в платье в горошек.
Sadece Ezra'ya yardim etmeye çalisiyoruz. Мы просто пытались помочь Эзре.
Hareket ediyordum ve geri kalan her şey donmuştu. Я двигалась, а всё вокруг словно замерло.
Sadece diğer Seraf'ı bulmak istiyoruz ki hepinizin bedenindeki kutsal metni tercüme etmeye yardım edebilelim. Мы лишь хотим найти другого Серафима, чтобы перевести священные письмена на ваших телах.
Peki, o zaman hızlı hareket etmeliyiz. Ну, тогда мы должны двигаться быстро.
Bu adamlara yardım etmeye çalıştım. Konu hakkında hiçbir şey... Я просто помогала ребятам Я ничего не знаю о...
Çok ama çok hassas hareket etmeliyiz. мы должны действовать очень очень осторожно.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.