Beispiele für die Verwendung von "ilaç" im Türkischen

<>
Biliyorsun ki Rosa, bir sürü ilaç kullanıyorum. Знаешь, Роза, я принимаю кучу лекарств.
İnsanlar ilaç olmaksızın hasta ve ölüyorlar. Лекарства нет, и люди умирают.
Ama sadece bir alkolik değil, ayrıca bir ilaç bağımlısıyım da! Но я не просто пьяница, я тоже подсела на таблетки!
Kamu hastanelerinde ilaç yetersizliğinin, fon eksikliği ve idari yetersizlikten kaynaklandığı bildiriliyor. По имеющейся информации, причиной нехватки медикаментов в государственных больницах является недостаток финансирования и неэффективность управления.
İnsanların gülmeye ihtiyacı var ve ilaç da benim. Людям нужно смеяться, и я - лекарство.
Bu ilaç insanları öldürüyor, değil mi? Этот наркотик убивает людей, разве нет?
Hiç hastaya yanlış ilaç verdim mi? Я когда-нибудь давала пациентам неправильные медикаменты?
Sam'in çantasında hiç ilaç yoktu ve idrar örneği de temiz çıktı. В сумке Сэма не нашли наркотиков и его анализы в норме.
İlk dosya bir ilaç şirketinin laboratuvarından kaybolan bir grip virüsü numunesiyle alakalı. Первое, на фармацевтическую лабораторию завели дело за потерю образцов вируса гриппа.
Hedeflenmiş bir ilaç bile olsa zamanında tüm vücudunun temizlenmesine imkan yok. Даже при направленном лечении мы не успеем вовремя очистить его организм.
İçinde Bölüm'ün aradığı ilaç olan bir çanta olduğunu biliyoruz. Мы знаем, что есть чемодан с наркотиками Дивизии.
Ben onu, "Kartopu çi" diye adlandırdım. Modifiye ilaç. Я назвал это "Снежок Чи", это модифицированный препарат.
Bu ilaç hakkında konuşmak istiyorum, Doktor Frane. Я по поводу этого препарата, доктор Фрейн.
Bu on gün boyunca bana ilaç vermezsen, bunu sana kanıtlayabilirim. Если не будете пичкать меня таблетками, -Я вам это докажу.
Tek bir ilaç alıp, çocuğunla istediğin kadar vakit geçirebilirme olanağın var. Принимаешь таблетку, и проводи столько времени с ребенком, сколько хочешь!
Artık hiç kimse için ilaç olmayacak. Больше ни для кого нет таблеток.
GlaxoSmithKline plc (GSK) Brentford, Londra merkezli bir İngiliz ilaç ve kişisel bakım şirketidir. "Глаксосмитклайн" (GlaxoSmithKline plc, GSK,,) - британская фармацевтическая компания, одна из крупнейших в мире.
Evet, doktorunuza sorun, o da size daha çok ilaç yazsın. Ага, спросите вашего врача, и попросите у него ещё лекарств.
Tavuk çorbasının bir çeşit mucize ilaç olduğunu zannediyor. Она считает куриный суп чем-то вроде чудодейственного лекарства.
Bana yiyecek, bir sığınak ve ilaç veriyorlar. Они дают мне еду, убежище, таблетки.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.