Sentence examples of "istedim" in Turkish

<>
Bunu hakketmediğimi biliyorum. "" Bugün ölmek istedim ama senin umrunda olmazki " Той ночью я хотел бы умереть, но не страдать из-за своей вины.
Ben gerçeği göstermek istedim ama pek umursayan yok gibi! Я хотела кое-что исправить, но кому какое дело?
Kızların doğum günü hakkında seninle konuşmak istedim. Я хочу поговорить о дне рождения девочек.
Çünkü Luke Wheeler'dan sana bu geceki konserde yer vermesini istedim. Потому я попросил Люка Уилера втиснуть тебя в сегодняшнее шоу.
Ondan eve gelip bana Matt konusunda yardım etmesini istedim. Я попросила его вернуться и помочь мне с Мэттом.
Pete büyük taş ama doğrudan Bill'i aradım ve onunla konuşmak istedim. Но я звонил напрямую Биллу, и я просил о встрече.
pembe deniz kabukları bulmak istedim, annemin sevdiklerinden. Я хотел найти розовые раковины, её любимые.
Sana bir şey getirmek için hemen gelmek istedim de. Решил сразу тебе принести, я тут раздобыл кое-что.
Çok yalnızdım, bir insan sesi duymak istedim. Мне было одиноко, хотелось услышать человеческий голос.
Uzun mesafeden romantik ilişkiyi canlı tutma konusuna erkenden başlamak istedim. Я просто пытаюсь заранее попробовать все эти отношения на расстоянии.
O gün spor salonuna gitmiştim bilirsiniz oradaki saunalar birini bulmak için gayet ideal ve bende hazırlıklı olmak istedim. В тот день я пошёл в тренажёрный зал. А в парилке всегда много ребят. Я просто хотел подготовиться.
İki ay önce Tang dönemine ait bir manzara tablosu hakkında David'le görüşmek istedim. Два месяца назад, я пыталась связаться с Девидом по поводу пейзажа Тенга.
Ve her yıl, gezisini karşılamak istedim ama bana izin vermedi. Каждый год я пытался оплатить ей поездку, но она отказывалась.
Evet. Onlarla birlikte çıkmak istedim ama müsaade etmediler. Yavaşlatırmışım onları. Я хотел с ними пойти, но мне не дали.
Bu gecenin senin için tam bir fiyasko olmayacağından emin olmak istedim. Я хотела убедиться, что вечер для тебя не безнадёжно потерян.
Fai'a güle güle demek istedim fakat kimse onun nerede olduğunu bilmiyordu. Я хочу попрощаться с Фай. Никто не знает, где он.
Bay Crowley, Kent'ten doğru tahmin yapmamıza yardım etmek için bir deneme protokolü hazırlamasını istedim. Господин Кроули, я попросил Кента составить протокол исследований, чтобы мы угадали правильный фермент.
Onlardan yardım istedim ve duvarın dışındaki bir çalışma kampına transfer edilmesini sağladılar. Я попросила помочь, и его перевели в трудовой лагерь за стеной.
Ben tavuk ve pirinç değil, tavuk ve yıldız makarna istedim. Я просил курицу со звездочками, а не курицу с рисом.
Phillip için ufak bir hoş geldin daveti veriyoruz ve onunla tanışmanı istedim. У нас вечер в честь Филиппа, и я хотел вас познакомить.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.