Beispiele für die Verwendung von "kaçıran kişinin" im Türkischen

<>
Janet Thorton, onu kaçıran kişinin ismini verdi. Хорошо, Джанет Тортон назвала имя своего похитителя.
Kendisini kaçıran kişinin soyadını kullanmış. Он взял фамилию своего похитителя.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, bu güne dek Ebola, Batı Afrika'daki ülkede 52 kişinin ölümüne sebep oldu. Согласно данным ВОЗ, на данный момент в стране на Западе Африки лихорадка унесла жизни человек.
Yani kaçıran kişi bunlardan birinde çalışıyor olabilir. Значит, наш похититель может работать там.
Global Voices'da bu makalenin yazarı olan Joey Ayoub, dünyanın dört bir yanından politik ve dini kişiler ile halk figürü, gazeteci, editörlerden oluşan'e yakın kişinin bulunacağı uluslararası "Soykırım Suçuna Karşı" adındaki foruma katılacaktır. Автор данной статьи в Global Voices примет участие в международном форуме "Против преступления геноцида", в котором примут участие более человек со всего мира, включая видных политических, религиозных и общественных деятелей, журналистов и издателей.
Babamı kaçıran adam mı bu? Это он похитил моего отца?
Bazı hesaplamalara göre yüzlerce kişi doğrudan yada dolaylı olarak bu durumdan etkilendi, milyon kişinin yaşadığı bir şehirde, önemli şahıslar ya da VIP'lerin güvenliği için yollara barikatlar yerleştirildi. По некоторым оценкам, жизнь сотен тысяч людей непосредственно или косвенно затрагивается, когда силы безопасности устанавливают баррикады для защиты важных персон и высокопоставленных лиц в Кветте, где проживает около миллиона жителей.
Onu kaçıran bir gece kulübünden gelmişti ve bizim gitmemiz gereken yer orası. Ее похититель приехал из ночного клуба и именно туда пойдём и мы.
Chilapa'da üç devlet organı "birlikte çalııyor've hâlâ kaç kişinin kaçırılmış olduğunu bilemiyoruz, peki neredeler? Три ветви власти "работают вместе" в Чилапе и мы до сих пор игнорируем, сколько людей исчезло и где они находятся?
Kaçıran kişiyi tespit etti ve hiç övgü almamakta ısrar etti. Помогла опознать похитителя, а потом отказалась признавать свои заслуги.
Los Rojos suç örgütü üyelerini arayan ve dört gün önce ilçenin yönetimini ele geçiren kişiler en az kişinin daha kaçırılmasından sorumlu. Должна признаться, что я узнала о Чилапе, также как и Айотцинапе из новостей об их погибших, жестоко убитых и исчезнувших людях.
Xavier kendini kaçıran kişilerden birini tanımlamaya çalışırken çok korktu. Ксавье слишком напуган, чтобы опознать одного из похитителей.
Bu kişinin düzgün bir görünüşünü yakalayamadınız mı? Значит, вы не разглядели этого человека?
Ebeveynler çocuklarını kaçıran kişiye çocuğu geri getirmesi için ricada... Родители передают обращение тем, кто похитил их ребенка.
Ve ışığı kırma özelliği kazandı, böylelikle insanlar yüksüğü takan kişinin görüntüsünden farklı bir görüntü görüyorlardı. В нем развились свойства преломления, и когда человек надевал этот наперсток, люди видели другого.
Lono anla lütfen. Konu sen değilsin. Konu kaybolan on iki çocuk ve onları kaçıran adamları bulmak. Речь не о тебе, речь о -ти пропавших ребятах и поимке преступника, похитившего их.
Gerçek bir kişinin kimliğini alıyorsun. Ты берёшь личность реального человека.
Dengesiz yetersiz bir ifade katil ve adam kaçıran desek. Неуравновешенный - это мягко сказано, убийство, похищение.
Evet, sadece bir kişinin. Да, только один человек.
Kız arkadaşımı kaçıran kadın. Она похитила мою девушку.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.