Beispiele für die Verwendung von "olduğunu düşünmüşümdür" im Türkischen

<>
Ben her zaman bunun onun iyi özelliklerinden biri olduğunu düşünmüşümdür. Я всегла полагал что это одно из его лучших качеств.
Onun her zaman iyi biri olduğunu düşünmüşümdür. Я всегда думала что она серьезная девушка.
Aileye yemek pişirmenin daima bir tür mitzva olduğunu düşünmüşümdür. Я всегда находила готовку для семьи чем-то вроде мицвы.
Belkide sadece bir arkadaş istiyorumdur, ve Wilson'un güvenli bir seçim olduğunu düşünmüşümdür. Может, я просто хочу друга, и Уилсон - вполне безопасная кандидатура.
İkimiz arasında kalsın Yüzbaşı ama her zaman bu teknedeki en çekici şıllığın sen olduğunu düşünmüşümdür. Между нами, лейтенант, я всегда считал вас самой горячей штучкой на этой лодке.
Her zaman onun amaçsız biri olduğunu düşünmüşümdür. Мне казалось, что он потерянная душа.
Hep tuhaf olduğunu düşünmüşümdür. Всегда считала меня странным.
Senin her zaman çok çalışkan biri olduğunu düşünmüşümdür, tabi biraz... Я всегда считал, что ты очень усердна, если немного...
Program karşıtı öğrenciler değişikliklerin sadece eğitim masraflarını gizlemek için yapılan bir yol olduğunu iddia etti. Выступающие против программы ученики утверждали, что предложенные изменения были всего лишь замаскированным способом сократить расходы на образование.
Her zaman senin sexy oduğunu düşünmüşümdür. Я всегда считал тебя горячим парнем.
Öldürülmeden hayır diyebilmenin ne demek olduğunu anlıyor musunuz? Каково это, сказать "нет" и не быть убитым?
Her zaman daha geniş bir hayran kitlesini hakettiğini düşünmüşümdür. Я всегда считала что он заслуживает более широкой аудитории.
Oğul Arash Azizi, babasının bir üst mahkemeye başvuruda bulunmuş olduğunu söyledi. Араш Азизи заявил, что его отец подал апелляционную жалобу на решение суда.
Ben de hep böyle düşünmüşümdür. Я тоже всегда так считал.
Kanun yapıcılar, bu maddenin Anayasanın bütün Ugandalıların kanun karşısında eşit olduğunu öngören. ve. maddeleriyle ters düştüğünü savunarak yaşından küçük ve yaşından büyük adayların da seçime katılmalarını mümkün kılmak istiyor. Bu durumu eleştirenler ise bu tasarının yalnızca Museveni'yi hayat boyu cumhurbaşkanı yapabilmek için öne sürüldüğünü düşünüyor. Парламентарии намерены внести изменения, допускающие до участия в выборах кандидатов, чей возраст не достиг лет и превышает лет, настаивая на том, что действующий закон противоречит статьям и Конституции, согласно которым все граждане Уганды равны перед законом.
Bu gözüm taze limondan çok iyi anlar ve daima en ekşi posanın, en sert kabuklardan çıktığını düşünmüşümdür. Я могу определить спелость на глаз. Мне всегда казалось, что самый крутой плод спрятан под прочнейшей кожурой.
"Yüksek sesle konuştuğumuz için mi, yoksa dar görüşlü insanlar olmadığımız için mi bilmiyorum. Otobüsteyken, bir jinekologla yüksek sesle konuşabiliriz.... Arjantinliler psikanalize tabi olurlar, birinin partnerinin hayatıyla ilgili analiz yapıyor olduğunu duymak yaygındır." Можем в автобусе в полный голос обсуждать свои проблемы с гинекологом.... Аргентинцы часто обращаются к психоаналитикам, так что можно часто услышать кого - нибудь, анализирующего жизнь своего партнера ".
Her zaman dünyada en son kendimin kalacağını düşünmüşümdür. Я всегда думала, что я останусь одна.
Rajoy iddiaların "tamamen uydurma" olduğunu belirterek, böyle bir ödeme almadığını belirtti. Он отверг требования об отставке и утверждает, что его партия лучше всего подходит для управления страной в связи со сложившейся трудной экономической ситуацией.
Kahverengiyi her zaman oldukça sıkıcı bir renk olarak düşünmüşümdür. Я всегда считала, что коричневый довольно скучный цвет.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.