Sentence examples of "уже иду" in Russian

<>
Уже иду, встретимся через секунду. Dışarı geliyorum. Bir saniye sonra görüşürüz.
Врубай радио, малыш. Я уже иду. Radyonun sesini aç bebeğim, ben geliyorum.
Уже иду, дорогая. Hemen geliyorum, canım.
Теперь, я иду наверх. Şimdi, ben de çıkıyorum.
Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии. Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu.
Я как раз туда иду. Gelin, o tarafa gidiyorum.
Эта маленькая страна уже сталкивалась с голодом, высоким уровнем безработицы и засухой. Ülke zaten kuraklık, yüksek işsizlik oranı ve yaygın yoksullukla baş eden küçük bir ülke.
Или она уйдет до субботы, или я иду в полицию, хорошо? Ya Cumartesi günü gitmiş olur, ya da polise giderim, tamam mı?
В Мьянме уже начались работы по устранению последствий землетрясения. Myanmar şimdiden deprem enkazlarını temizlemeye başladı.
Если он остается, я иду в школу. Eğer bart evde kalırsa, ben okula giderim.
Но Сахир, мальчик четырех лет, в голову которому попала израильская шрапнель, был уже мертв. yaşındaki Sahir, kafasının yarısının İsrail tarafından atılan bir şarapnelle parçalanması sonucu çoktan yaşamını yitirmişti.
Иду на собрание Лиги Свободы. Ben Özgürlük Lejyonu toplantısına gidiyorum.
деревьев уже посажены в Nordmarka, лесу, который находится неподалеку от Осло. Oslo'nun hemen dışındaki bir orman olan Nordmarka'ya ağaç dikilir ve bu ağaçlar, dikimden yıl sonra basılacak olan kitapların özel seçmeceleri için kağıt ihtiyacını karşılar.
Иду, мистер Голд. Geliyorum, Bay Gold.
Мать пыталась купить новую одежду, но магазины в этом районе были уже закрыты. Anne yeni bir elbise almaya çalıştı ancak çevredeki mağazalar çoktan kapanmıştı.
Так, я иду за битой. Beyzbol sopamı almaya gidiyorum. Sakin ol.
Уже пятый раз в этом году силы безопасности ограничивают движение автомобилей в городе. Bu, bir yıl içinde VIP güvenliğinin şehrin trafiğini kısıtlamasının beşincisi oldu.
Встаю, иду в офис, делаю деньги для них и себя. Kalkıyorum, ofise geliyorum, Onlar için kazanıyorum, kendim için kazanıyorum.
Мы уже знаем комбинацию. Biz şifreyi öğrendik bile.
Завтра я иду с Молли на вечеринку. Yarım gece Molly ile bir partiye gideceğim.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.