Sentence examples of "Günahlarının kefaretini ödemek" in Turkish

<>
Günahlarının kefaretini ödemek için mi? Чтобы искупить все свои грехи?
Günahlarımın kefaretini ödemek zorundayım. Я должен искупать грехи.
Eğer hristiyanlar derhal onlara suçlarının ve günahlarının kefaretini onlara ödetmezse büyük ve yıkıcı bir felaket hızla üstüne çöker. Если мы, христиане, не покаемся за свои грехи и преступления нас постигнет великое и разрушающее несчастье.
Bedenin göçmen bürosundan taşındığı Moskova'daki Botkin morguna neredeyse $ ödemek zorunda kaldıklarını öne sürdüler. Они заявили, что должны были заплатить почти долларов США за услуги морга Боткинской больницы в Москве, куда было перевезено тело из миграционного центра.
Günahlarının bedelini ödeme vakti. Время платить за грехи.
Neyin kefaretini ödemen gerekiyor? Что вам нужно искупить?
ve bana birşey ödemek zorunda değilsin. И вам не нужно платить мне.
Evet, Margaery şehrin iyi insanlarının huzurunda günahlarının bedelini ödeyecek. Да, Маргери искупит свои грехи перед добрыми жителями города.
Ve bu fantezide sen kefaretini ödeme fırsatı buluyorsun. И в этой фантазии вы пытаетесь все искупить.
Faturaları ödemek seni soylu ya da başka birşey yapar sanıyorsun değil mi? Ты думаешь, что оплата счетов делает тебя благородным или каким-то еще?
Ve ödemek zorunda bile değilsiniz. Вам даже платить не придется.
Hayır, ben ödemek istiyorum. Нет, я хочу оплатить.
Bunlar için ne kadar ödemek istersin? Сколько вы готовы за них заплатить?
Hayır. Ben ödemek isterim. Я бы хотела заплатить.
Bu kadar güçlü bir adamın kendini sadakat için para ödemek zorunda hissetmesini tuhaf buluyorum sadece. Я просто считаю странным, что такой хороший парень чувствовал себя обязанным платить за верность.
Bilirsin, mülteciler bir şeyler ödemek zorundadır. Иммигранты, за свой путь надо платить.
Aydınlanma, benzin, giyecek, yiyecek için para ödemek zorundayım. Мне надо платить за свет, газ, одежду, еду.
Bebeğim, üniversite paranı ödemek için başka bir yol bulabiliriz. Детка, мы можем найти другой способ заплатить за колледж.
Elbisem için bir şey ödemek zorunda değilsin. Вы не должны платить за мое платье.
Ya da aidatları ödemek için etkinlik tarihlerini öne almak gibi mi? Или передвинуть очередное событие, чтобы оплатить взносы "Красавиц"?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.