Sentence examples of "Hayatta kalırsam" in Turkish

<>
Eğer hayatta kalırsam o çağrıyı düzeltmen için sana yardım edeceğim. Если я выживу, я помогу тебе улучшить этот зов.
Hayatta kalırsam bununla ilgili bir roman yazacağım. Если выживу, напишу роман об этом.
Bu hayatta herhangi bir şeyi yapabilirsin. "- yaşlarında bir anne, yaşındaki oğlunun burnunu silerken. Ты можешь добиться всего в этой жизни ", - тридцатилетняя мама, вытирая сопли своему девятилетнему сыну.
Ama korkarım kalırsam, senin ve Nathan Junior'ın başına sadece, çok fena bela olurum. Но я боюсь, если останусь, принесу только неприятности на головы тебе и Натану-младшему.
Bir insanı gerçek hayatta takipten çıkamıyor muyuz ya? Я могу отписаться от человека в реальной жизни?
Eğer sağ kalırsam, iç güdülerimi daha sık dinleyeceğim, ve sen de bunu kabullenmek zorundasın. Если я выживу, я буду настаивать на своем, и тебе придется с этим смириться.
Ama ben onu durdurdum ve onlar hayatta. Но я его остановил, дети живы.
eğer ben geç kalırsam, diğerleri de aynı şeyi yapabileceğini düşünmeye başlayabilir. Если я опоздаю, другие подумают, что тоже могут приходить позже.
Başka bir hayatta görüşürüz, Hurley. Увидимся в другой жизни, Хёрли.
Kalırsam başıma kötü bir şey gelir mi? Если я останусь, случится что-то плохое?
Oswald Danes'in hayatta kalmasının çok daha büyük bir hikayenin içindeki, ilk olay olduğu ortaya çıktı. То, что Освальд Дэйнс выжил, стало первым случаем в череде гораздо более интересных событий.
Mecbur kalırsam ona her şeyi anlatacağım. Если придётся, расскажу ей всё.
Dışarıda tek başımıza hayatta kalamayız. Мы не сможем выжить снаружи.
Burada beş dakikadan fazla kalırsam, insanlar hemen başlar... Если я задерживаюсь здесь дольше минут, люди начинают...
Bu dron, kolektif dışında hayatta kalamaz. Этот дрон не может выжить вне коллектива.
Evet, ama eğer ben Maura'da kalırsam, sen nereye gideceksin? Но если я останусь у Моры, где будешь жить ты?
Yüzbaşı, Nick'i hayatta son gören sendin. Капитан, вы последний видели Ника живым.
Seni seviyorum ama biraz daha kalırsam ruhumu teslim edeceğim. Я люблю тебя. Но я умру, если останусь.
Hayatta kalmam için gerekli olanı yapıyordum. Я делала все, чтобы выжить.
Kalırsam insanlara zarar vermek zorunda kalacağım ve yapmazsam da benim yüzümden öleceksin. Если останусь, придётся убивать, а если нет, убьют тебя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.