Sentence examples of "Yaşlı insanlar" in Turkish
Bazı ülkelerde yaşlı insanlar da güzelden sayılıyor.
В некоторых странах пожилые люди считаются красивыми.
Yaşlı insanlar beni genellikle ödümü kopartır ama siz çocuklar çok havalısınız.
Обычно старики меня пугают, но сегодня вы мне кажетесь крутыми.
İlk yağmur ve şiddetli rüzgar kendini gösterdiğinde insanlar hala ahşap panellerine çekiçle vuruyor, market alışverişlerini yapıyor, Facebook'ta canlı yayın başlatıyor ve hayatlarını tehdit eden gelgite tanık olmak için kendilerini tehlikeye atıyorlardı.
Первые ливни и порывы ветра уже достигли островов, и люди продолжали заколачивать свои окна деревянными досками, совершать последние пробежки в супермаркет, вести трансляции в Facebook и рисковать жизнью, чтобы стать свидетелями смертоносного величия огромных волн и прилива.
Doğu eyaletleri Andhra Pradesh ve Telangana'yı büyük ölçüde etkilerken, sıcak hava dalgası yüzünden insanlar evlerinden çıkamadı.
Аномальная жара затронула большую часть восточных штатов Андхра - Прадеш и Телангана, где люди были вынуждены оставаться в помещениях.
Suriye pasaportum olmasaydı, bize soruşturma yapan tüm kişilerden daha fazla teröre maruz kalmış olan insanlar olmamıza rağmen, masumiyetimizi savunmaya ve terörü kınamaya nasıl da aşırı bir nezaketle yol gösterildiğini fark etmezdim.
Если бы не мой сирийский паспорт, я бы не заметила, как нас, подозреваемых, ведут с крайней вежливостью защищать свою невиновность и отрицать терроризм; нас, людей, которые были мишенью терроризма чаще, чем те, кто проверяет нас на него.
Ülke dışından insanlar yaşanan çevre felaketinin kurbanlarının yanlarında olduklarını göstermek için suyun yakınlarında çekilen fotoğraflarını Facebook "ta paylaştı:
Люди по всей стране выразили солидарность с жертвами экологической катастрофы, разместив на Facebook снимки, сделанные ими у воды.
Aferin. Şimdi ona ne söyleyeceğin hakkında fikir almak için yaşlı adama geldin.
И теперь ты пришел к своему старику за советом, что сказать.
"Bize soruşturma yapan tüm kişilerden daha fazla teröre maruz kalmış olan insanlar olmamıza rağmen, masumiyetimizi savunmaya ve terörü kınamaya nasıl da aşırı bir nezaketle yol gösterildiğini fark etmezdim.."
"Я бы не заметила, как нас, подозреваемых, ведут с крайней вежливостью защищать свою невиновность и отрицать терроризм; нас, людей, которые были мишенью терроризма чаще, чем те, кто проверяет нас на него".
Biri onu otelden yaşlı bir adamla çıkarken görmüş.
Её видели выходящей из отеля со взрослым мужчиной.
Bu insanlar ile Mayıs arasında özgürlüklerinden mahrum edildiler.
Эти люди были лишены свободы с по мая.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert