Sentence examples of "acı gerçek" in Turkish

<>
Soğuk kanlılığın sabit ritmi, acı gerçek. Только стабильное сердцебиение холодной, тяжелой правды.
Ama acı gerçek şu ki, bunu öğrenecek kadar uzun yaşayamayabiliriz. Но горькая правда - мы можем не дожить, чтобы узнать.
Üzücü ve acı gerçek bu. Это печальная и горькая правда.
İşte buna, sevgili dostlarım, Acı Gerçek denir. И это, друзья, "Голая правда".
Şimdi gerçek acı başlıyor Danny oğlum. Сейчас начнётся настоящая боль, Денни.
O, gerçek insan ilişkisinin bir örneğiydi! Вот настоящий пример человеческого отношения к людям!
Bir insan neden acı çekmeyi seçer anlayamıyorum. Не понимаю, почему люди предпочитают страдать.
Acı ama gerçek şu ki artık filmler benin zevkime hitap etmiyor. Это может показаться обидным, но это правда: большая часть фильмов мне не нравится.
Acı, nefret, kıskançlık... Боль, ненависть, зависть...
Yasa sadece bir "ödenek yetkisi", gerçek bir ödenek değil. Этот закон - только "разрешение на ассигнования", не настоящее решение об ассигнованиях.
Bu güzellik kötüleri hızlı iyileri ise yavaş ve acı bir şekilde öldürür. Эта красавица убивает плохих быстро, а хороших - мучительно и долго.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur. Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
büyük mutluluk ve büyük acı. Много счастья и много страданий.
Bizden çıkartmaya çalıştığınız "gerçek" nedir? Так какую "правду" вы хотите выбить из нас?
Bir nebze bile olsun acı ya da heyecan hissetmiyorum. Я давно не чувствую ни боли, ни радости.
Fakat fark edilebileceği üzere, gerçek olay bu değil. Как и можно было ожидать, однако, настоящим Starbucks тут и не пахло.
Bu aşılardan ailene veya herhangi birine bahsedersen aklının alamayacağı kadar acı verici ve yavaş şekilde ölmeni sağlarım. Расскажешь про это родителям, кому угодно, и я позволю тебе умереть медленной и мучительной смертью.
Haber bültenlerine göre, turnuvanın yöneticileri kızı turnuvadan diskalifiye ettiklerini yalanlıyorlar - ki gerçek bu çünkü kız kendisi turnuvadan çekildi. Опираясь на новости, организаторы шахматного турнира отрицают, что они дисквалифицировали девушку - правда то, что девушка сама покинула турнир.
Tüm acı ve dehşet senin için mi yaşandı, ya da yaşatıldı? Неужели вся эта боль и ужас произошли или были устроены ради тебя?
Gerçek bir fedakârlık yapmaktan ikisi de korkuyordu. Они оба боялись идти на настоящие жертвы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.