Sentence examples of "bırakmış" in Turkish

<>
Katil neden cinayet silahını geride bırakmış ki? Почему стрелок оставил орудие убийства прямо здесь?
Anne, niye o parayı bırakmış? Мама, почему она оставила деньги?
Mikey, bu kâğıtta şifreli bir mesaj mı bırakmış? Ты хочешь сказать, что Майк зашифровал здесь сообщение?
O, arabayı bu sabah bırakmış olamaz. Он не мог оставить машину сегодня утром.
Tahminime göre başka bir yerde öldürülmüş ve katil onu buraya bırakmış. Думаю, ее убили где-то еще, а тело оставили здесь.
Kocası onu sekreteri için bırakmış. Муж бросил ее ради секретарши.
Sence; arabada, nereye gitmiş olabileceğine dair bize ipucu verecek bir şeyler bırakmış olabilir mi? Думаешь, он оставил там что-то, что наведет нас на мысль, куда он делся?
Çocuğu evde bırakmış ve kapıları da kilitlemiş. Она оставила мальчика одного и заперла дом.
Tamam, um, sanırım kız arkadaşım benim için bir ipucu bırakmış. Хорошо, так, моя девушка, наверное, оставила здесь ключ.
Takım elbiselerimi almış ama kavanoz meretini bırakmış. Забрать мои костюмы и оставить гребанную банку.
Diğer odaları kontrol edip, bir önceki ev sahibi bedava şeyler bırakmış mı diye bakacağım. Я собираюсь проверить остальные комнаты, на случай, если прежние жильцы оставили какие-нибудь вещи.
"Konuşmadık", beni bulmuş ve bir not bırakmış. Мы не разговаривали. Он нашёл меня и оставил записку ".
Ama işin bir de iyi tarafı var. Hepimize biraz bir şeyler bırakmış. Но хорошая новость в том, что она нам всем кое-что оставила.
Janet bilgisayarını bir e-mail hesabına açık bırakmış ama görünen o ki, sadece iş için kullanıyormuş. Компьютер Джанет связан с ее почтовым аккаунтом, но, похоже, здесь все по делу.
Mosconi bir çeşit iz bırakmış olmalı. Москони должен был оставить какой-то след.
Ed Clark bunu bana bırakmış. Эд Кларк оставил это мне.
Şimdi geri alıyorum. Ve bunu dolapta bırakmış olmam umurumda bile değil. И мне все равно, что я оставила это в шкафу.
Leslie Knope benim için bir ipucu bırakmış olmalı, hani hazine avcısı oyunundaki gibi. Полагаю, Лесли Ноуп могла оставить здесь какой-то ключ для "Поиска сокровищ".
Jolinar bana bilgi bırakmış olabilir, ama ben... Джолинар мог оставить какую-то информацию, но я...
Eugene sana mesaj bırakmış, öyle dedi. Юджин сказал, оставил тебе несколько сообщений.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.