Sentence examples of "dayanma sınırı" in Turkish

<>
Bu hastanın bir dayanma sınırı var. У каждого пациента есть предел возможностей.
Hepimizin bir dayanma sınırı var. У каждого есть свой крест.
Yıllardır devam eden çatışmada, yaklaşık 00 insan yerinden edildi ve şimdi kampta Çin sınırı yakınında kötü koşullarda yaşıyorlar. За время продолжающегося конфликта около человек были перемещены и теперь живут в лагерях недалеко от границы с Китаем в очень плохих условиях.
Dayanma gücünü artır Ulrich. Наберитесь терпения, Ульрих.
Foley, Suriye - Türkiye sınırı arasındaki seyrine yardımcı olması için bir tercüman çalıştırıyordu. Фоули нанял переводчика для помощи в путешествии через сирийско - турецкую границу.
Bize lütfunu bahşet ve dayanma gücü ver. Просим твоей милости, терпения и провидения.
Egonun bir sınırı yok mu senin? У твоего самомнения есть какие-то границы?
Etkilerinin bir sınırı var. Его силы имеют границы.
O düşman aracı sınırı geçti ve sonra seni kaybettim. Какой-то объект пересёк границу, и я тебя потеряла.
Aaron, şu anda bulunduğum zaman sınırı, bilimcilere göre Terminatör kurallarıyla çalışıyor. Айрон, я нахожусь около границы времен, которую ученые окрестили принципом Терминатора.
O sınırı aşıp duruyor. Он перешел эту черту.
İsrail sınırı geçerse, yerel milisleri öne sürmeye ant içtiler. Они поклялись поднять местное ополчение, если израильтяне пересекут границу.
Şafak sökmeden bir kaç saat önce sınırı geçtik. Мы пересекли границу за несколько часов до рассвета.
Ve sınırı unutup aldığımız bu risk, bizi onlardan ayırır. Мы рискуем переступить черту, которая отделяет нас от них.
Ama katIanabiIeceğim şeyIerin bir sınırı var. Но моему терпению тоже есть предел.
O sınırı beraber geçeceğiz. Перейдем эту черту вместе.
Biz sınırı geçtikten hemen sonra yok edildi. Монастырь уничтожили, когда мы пересекли границу.
Bu kez sınırı aştın. Ты перешел все границы.
Herkesin bir sınırı vardır. У всех есть предел.
Herkesin bir sınırı vardır, Catherine. У всех есть предел, Кэтрин.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.