Sentence examples of "dediği" in Turkish

<>
Hayır ama ölümlerine kadar bir savaş olacak, onun da dediği gibi. Нет, но бой будет до конца, как он и сказал.
Doktorun da dediği gibi dört ile altı hafta arası. Как сказал врач, от четырёх до шести недель.
Amcamın dediği gibi acemice yapılmış bir adam kaçırmanın tüm günümüzü rezil etmesine izin vermeyelim. Как говорил мой дядя: "Не позволяйте плохому похищению испортить ваш день".
Evlat, Ms. Lipp'in dediği gibi, hepimiz aşık oluruz. Сынок, как сказала мисс Липп, мы все влюбляемся.
Sana birkaç tavsiyede bulunurum. Daha sonra da gençlerin sosis festivali dediği şeyden yaparız. Я тебе дам пару советов, устроим, как молодёжь говорит, сардельки-пати.
Amanda'nın dediği gibi, seks hakkında yazmak kolay. Как говорит Аманда, писать о сексе легко.
Hayır, hayır, dediği şey o değildi. Нет, нет, он такого не говорил.
Koştum ve koştum, tıpkı Jenny'nin bana dediği gibi. Я бежал и бежал, как мне говорила Дженни.
Ailemin de dediği gibi: "Şampanya içmenin erkeni olmaz!" У нас в семье говорят - выпить шампанское никогда не рано.
"Tanrı Dünya'yı yarattı, ve hükümranlığını" insan dediği yetenekli maymunlara verdi. " Бог сотворил Землю и дал господство над ней хитрой обезьяне, которую назвал человеком.
Daniel bir parazite maruz kaldı. Bu parazit de onu Konsey'in Grausen dediği şeye dönüştürdü. у Дэниела был паразит который вызывает то, что ты и Совет называете Скверной.
' ve Albert Schweitzer'in dediği gibi; 'Senden hoşlanıyorum'. " "и, говоря словами Альберта Швейцера, ты мне нравишься".
Freddie'nin de dediği gibi seks yapması daha kolay. И как сказал Фредди, заниматься сексом просто.
William James'in de dediği gibi Kaltak "başarı" Tanrıçasına tapınmak. Как сказал Уильям Джеймс, "поклонение стерве богине успеха".
Felsefe uzmanı kayın biraderinin de dediği gibi: "Bazı soruların cevabını bilmek istemezsin" Как говорил его зять-философ "на некоторые вопросы тебе не нужно знать ответы".
Annemin de dediği gibi, mutlu olmayı hak ediyor. И, как сказала мама, он заслуживает счастья.
Foster'ın her zaman dediği gibi, birine duygusal olarak ne kadar yakınsan gerçekleri görmek o kadar zorlaşıyor. Ну, Фостер всегда говорит, чем ближе ты с кем-то, тем труднее распознать его ложь.
Jim'in de dediği gibi, bazen kendimizden emin olamıyoruz. Как говорит Джим, мы и сами не уверены.
Uzmanın ne dediği umurumda değil, Lacey yalancının teki. Мне плевать, что сказал эксперт, Лейси лгунья.
Romain dediği gibi, bu dünyanın sonu değil. Как сказал Роман, это не конец света.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.