Sentence examples of "eğlenceli" in Turkish

<>
Bu güzel, eğlenceli, harika kadın bir casusmuş. Эта прекрасная, веселая, великолепная женщина была шпионкой.
Kesinlikle şu ışık sönmüşken izlemek eskisi kadar eğlenceli değil. Без света на это точно не так весело смотреть.
Sanat dediğin mutluluk veren eğlenceli bir şey olmalıdır. Bunu herkes bilir. А искусство должно быть счастливым и весёлым, все это знают.
Daha da eğlenceli olması için, senin yerine kimi seçtiğime bak. И для пущего веселья, угадай, кем я тебя заменил.
Her çeşit eğlence, benden çok daha eğlenceli her çeşit kadınla. Все виды веселья со всеми женщинами, которые были веселее меня.
Ama Hıristiyanlık da hep eğlenceli değil ki. Но христианство не только веселье и игры.
Şimdi o kadar eğlenceli gözükmüyor öyle değil mi? Это теперь уже не кажется забавным, да?
Belki bu hafta sonu ikimiz beraber eğlenceli bir şey yapabiliriz. Может мы с тобой можем заняться чем-то интересным на выходных.
Hadi bakalım, kıçına şaplak atayım. Bakın ne kadar da eğlenceli! Давай, попробуй вытереть ей задницу, посмотри как это весело.
Ölümü bizim kadar iyi pazarlamayı bilmeyenler, hikayeleri bizim kadar eğlenceli olmayanlar vize alamıyor, milyonlarca insan size denizden gelmek zorunda kalıyor. Миллионы других, кто не так хорошо презентует смерть, как мы, или чьи истории не так увлекательны для аудитории, не получают визы для переезда, поэтому они переплывают через море, чтобы добраться к вам.
Sonra'de, önem dolu bir gecede Noel'in çok daha eğlenceli olabileceğini anladılar. Пока в году не поняли, что Рождество может быть ещё веселей.
Senin yaşında birisi, zeki, eğlenceli ve senin değer verdiğin biri. Кого-нибудь своего возраста, умного, веселого и ты будешь его любить.
Dünyanın en eğlenceli, en ıslak, en cıvıl cıvıl yeridir. Это самое веселое и мокрое "буль-буль" место в мире.
"Sevgili Rita, geçen yaz bizi bahçendeki süper eğlenceli havuz partisine çağırdığın için çok teşekkür ederim. Дорога Рита. Большое спасибо за приглашение на твою супер веселую вечеринку у бассейна во дворе прошлым летом.
Sevgili dostumuza, Etiyopya'nın Yüce Kraliçesi'ne eğlenceli küçük bir not hazırlıyorum. Сочиняю небольшое забавное письмецо нашему дорогому другу, великой царице Эфиопии.
Eğlenceli olacak. Kendini daha iyi hissedeceksin, söz veriyorum. Это здорово, тебе станет лучше, честное слово.
Havacılık ve Uzay Müzesi daima eğlenceli oluyor. В музее авиации и космонавтики всегда интересно.
Ama sonra yatağa bıçak getirmeye başlayıp seni can güvenliğinden korkar hâle getirirse çok ama çok eğlenceli olur. Но когда она потащит в постель ножи, угрожая твоей безопасности. Вот тогда будет ой как прикольно.
Cezbedici ve eğlenceli görünüyor ama sanırım ben bu teklifi reddedeceğim. Звучит очень заманчиво и увлекательно, но мне придется отказаться.
Gerçekten mi? Evet, maaşı çok kötü ama kim düşünebilirdi ki müzede çalışmanın bu kadar eğlenceli olabileceğini? Да, платят паршиво, но кто бы мог подумать что работа в Смитсоновском может дать столько удовольствия?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.