Sentence examples of "endişe ediyorum" in Turkish

<>
Neden bu konuda endişe ediyorum ki? Почему я вообще об этом переживаю?
Aramızda kalsın, onun için endişe ediyorum. Между нами, я беспокоюсь за него.
Ben suç oranlarındaki artıştan endişe ediyorum. А я боюсь повышения уровня преступности.
Babam için endişe ediyorum. Просто беспокоюсь за папу.
Sanki bu benim işimmiş gibi endişe ediyorum... Ещё моя работа, и я переживаю...
Vücudum için çok endişe ediyorum. Меня очень тревожит моё тело.
Bir şeyi merak ediyorum, sen nasıl oldu da onun hâlâ suç mahalinde olduğunu anladın? Я не могу понять, как ты узнал, что она осталась на месте преступления.
Dahası, Bölünebilir Malzeme üzerine gerçekleştirilen Uluslararası Panel'de uzmanların çoğu, bu yeniden işleme sürecinin nükleer silahların yayılmasında bir etkisi olacağından endişe ediyorlar, çünkü Tayvan'ın harcanmış yakıt çubuklarının yeniden işlenmesi sonucu yaklaşık olarak ton plutonyum ortaya çıkacak. Кроме того, ряд экспертов Международной группы по расщепляющимся материалам (МГРМ) обеспокоены тем, что эти процессы переработки могут повлиять на распространение ядерного оружия.
Tamam. Foxtrot Michael Bir, iniş yapacağınız pist -5, tekrar ediyorum, -5. Фокстрот Майкл Один, вы должны зайти на полосу -5, повторяю, -5.
Şirketimizin çalışanları nasıl olur da CEO'nun sağlığı için endişe etmez? Как может сотрудник нашей компании не беспокоиться о здоровье президента?
Bu kız ne zaman evlenebilecek gerçekten de merak ediyorum. Когда она уже выйдет замуж? Вот мой вопрос.
Edie endişe duymaktan hoşlanmazdı. Иди не любила волноваться.
Hepinizi yatak odanızdaki renkleri saymaya davet ediyorum. Приглашаю и вас подсчитать цвета ваших спален.
Bu korku, endişe ve kaygıdandır. Это страх, беспокойство, опасение.
Ama biliyorsun ki, çok sık seyahat ediyorum. Уж я-то могу судить, я немало путешествовала.
Bana endişe Neler O olmamasıdır pıhtılaşma gibi görünüyor. Меня беспокоит то, что кровь не сворачивается.
Bunlar doğru. Bir kavgaya çanak tutması için dua ediyorum. И я хочу, чтобы он влез в драку.
Kimi endişe ediyorsun ki? О ком ты беспокоишься?
Asla tekrar mümkün olmaz diye düşündüğüm şey için sana teşekkür ediyorum. И я хочу поблагодарить тебя за то, что казалось невозможным.
Bunun için endişe etmene gerek yok, Louis. Тебе не нужно об этом беспокоиться, Луис.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.