Sentence examples of "gibi romantik" in Turkish

<>
Benim gibi romantik biri mi oldun? Неужели стали романтиком, вроде меня?
Zamanım önemliymiş gibi olurdu. Как будто мое время действительно чего - то стоит.
Ben. İflah olmaz bir romantik olduğunuzu söylemiştiniz. Я. Вы говорили, что были романтиком.
Sosyal medya kullanıcıları, her zaman olduğu gibi Pavlensky'nin sanat eylemleri üzerine verilen uç tepkileri tekrarlayarak övgü dolu yahut tersleyici yorumlarda bulundular. Это всё что угодно - от современного искусства, до античного карнавала (типа, Герострат), но только не политика.
Aralarında romantik bir ilişki olmadan da bir kadınla çalışmak mümkündür. Ты знаешь, можно работать с женщиной без романтических взаимоотношений.
Filistin halkından büyük bir sıcaklık ve destek görüldü ve yol boyunca Iman, Shareef ve DiaaMahmoud gibi projeye paha biçilemez derecede katkıda bulunan arkadaşlar edindim. Люди Палестины оказали много тепла и поддержки этому арт - проекту; на этом пути я приобрела таких друзей как Иман, Шариф и ДиаМахмуд, невероятно много сделавшие для развития моей идеи.
Pek romantik gibi değil. Звучит не очень романтично.
Arkadaşı ona katıldığında, giydiği geleneksel elbiseyle arkadaşının renk kattığı günümüze ait elbise arasında bir rekabet varmış gibi görünüyor. Когда к ней присоединяется подруга, это становится похожим на соревнование между её традиционным платьем и современным платьем её напарницы.
Dale, tüm bunlar çok romantik. Дейл, это романтика и всё.
Grup metro istasyonuna "Hiçbir zaman Yunan olamayacaksınız" gibi faşist sloganlar söyleyerek girdiler. Молодые люди вошли на станцию, выкрикивая фашистские слоганы вроде "Вы никогда не станете греками!".
Oldukça romantik, ha? Довольно романтично, правда?
ben bu dünyaya Henry gibi adamları korumak için yollanmışım senin gibi adamlardan. Моё предназначение - защищать людей вроде Генри от таких, как вы.
Çok harika, gösterişli ve romantik bir yere benziyor. Думаю, это так здорово, художественно и романтично.
Yeniden doğmuş gibi hissediyorum, Lauren. Я словно заново родилась, Лорен.
Mahkeme kararı için fazla romantik. Это довольно романтичный судебный запрет!
Hırdavatçı şunun gibi bir şey söyledi: Мужик с хозяйственного сказал что-то вроде:
En dikkat çekici olan ise Sawyer'in Juliet ile olan romantik ilişkisiydi. Более значимо то, что Сойер завязал романтические отношения с Джулиет.
Harika! Spor araba gibi geliyor. Здорово, это же спортивная машина.
Bunun romantik bir hikâye olduğunu daha önce hiç düşünmemiştim. Я не думала об этом как о романтической истории.
İkinci geminin tasarımının benzerliğini planlı yanaşmamızı düşünürsek gün gibi ortada olduğunu düşündüm. Учитывая аналогичный дизайн второго корабля, расчетное сближение, вывод казался очевидным.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.