Sentence examples of "giymiş eski" in Turkish

<>
3 Kasım 1963, Olsztyn) orta saha (sol açık) mevkiinde forma giymiş eski Polonyalı futbolcudur. 3 ноября 1963 года, Ольштын, Польская Народная Республика) - польский футболист, игравший на позиции полузащитника.
11 Eylül 1968, Split, Yugoslavya), avukat, müzisyen, teknik direktör ve Stoper mevkiinde forma giymiş eski Hırvatistan Millî futbolcu olan Hırvat futbol adamı. 11 сентября 1968, Сплит) - югославский и хорватский футболист, защитник, экс-игрок сборной Хорватии.
15 Şubat 1963, Sakarya), orta saha "(oyun kurucu)" mevkiinde forma giymiş eski Türk futbolcu ve teknik direktör. 15 февраля 1963, Адапазары) - бывший турецкий футболист, игравший на позиции полузащитника.
11 Haziran 1948, Cap-Haïtien), Haiti ulusal takımı'nda forma giymiş eski millî futbolcudur. р. 11 июня 1948, Кап-Аитьен) - гаитянский футболист, игрок сборной Гаити.
Ben bunun bir gelenek oldugunu anliyorum - hala uygulanan, çok eski bir gelenek. Я понимаю, что есть такая традиция, очень такая старая традиция, ее применяют.
Raque dar elbise giymiş. Раке в обтягивающей одежде!
Dar sokaklar eski evlerle dizili, birkaç blok ötedeki şık ve pırıl pırıl şehir manzarasına keskin bir zıtlık sağlıyor. Узкие улочки застроены старыми домами, сглаживающими резкий контраст с блестящими городскими пейзажами, расположенными всего в нескольких зданиях отсюда.
Yanmaz giysi giymiş birini gördünüz mü peki? А вы видели кого-нибудь в огнеупорном костюме?
Çökmüş ekonomi ile yüzleşmek zorunda kalan üç işsiz mimar ise şehri terk etmeyi reddediyor ve sıradışı bir yürüyüş turu acentası açmaya karar veriyorlar - Porto, genel durum, iyisi ve kötüsü: Mimari, Tarih, Politika, Şehircilik, Yavaş Gıda ve Söylentiler Sizlere caddeleri, terk edilmiş binaları, meydanları, karanlık arka sokakları, eski pazarları, baharatlı petiscos'ların ucuz "tascas" larını ve hepsinin arkasındaki hikayeleri göstereceğiz ve çok taraflı bakış açılarından mükemmel sohbetler edeceğiz. Три безработных архитектора перед лицом внезапного экономического разрушения отказались покинуть город и решили открыть невероятное агентство прогулочных туров, чтобы показать Порто с обеих сторон, хорошей и плохой: архитектура, история, политика, городская жизнь, кафе и рестораны, легенды... Мы покажем вам аллеи, брошенные здания, площади, небольшие улочки, старые рынки, недорогие забегаловки с острыми португальскими закусками, расскажем истории, связанные с этими местами.
Aylakların çoğu gardiyan ve mahkûm giysileri giymiş. Большинство ходячих одеты как охранники или заключенные.
Eski jenerasyon Saudi Kralların sayısı gittikçe azalıyor. Сокращение старого поколения Saudi королей в ожидании.
Üzerinde çalışıyoruz, ama bu arada sen de kostümü tümüyle giymiş olmalısın. Мы работаем над этим. А пока тебе стоит надеть остальную часть скафандра.
Eski Televizyon Yapımcısı Mostafa Azizi İran'da Sekiz Yıl Hapse Mâhkum Edildi Бывший иранский телепродюсер Мустафа Азизи приговорен к восьми годам лишения свободы
Pezevenklikten hüküm giymiş biri için yakalama emri çıkarılmasını istiyorum. Adı Eddie Rosario. Да, нужно дать ориентировку на осужденного сутенера по имени Эдди Розарио.
Eski bir dostun olarak bunu ailene önceden açıklaman için sana bir fırsat tanıyorum. Как твой старый приятель, я дам тебе шанс сообщить об этом семье.
Eşofman giymiş, hızlı yürüyen kadına ne dersin? Как насчет той спешащей женщины в тренировочном костюме?
Bunlardan bazılarının eski metinlerle hiçbir ilişkisi yok. Некоторые не имеют аналогов в древних текстах.
Babam'ın evinin içinde gizlice dolanıyordum ve bana doğru kadın kıyafetleri giymiş halde yürüdü. Я залезла к нему в дом, и наткнулась на папу в платье.
Suya yakın bir yerde, eski bir binada olduğunu biliyoruz. Мы знаем, что она в старом здании у воды.
Hapishaneden çıkana kadar süper mini eteğini giymiş olursun. Будешь носить мини-юбочку, когда выйдешь из тюрьмы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.