Sentence examples of "kişi" in Turkish with translation "людей"

<>
20 Mart'ta Kaddafi karşıtı 8000 kişi öldürüldüğünü duyurdu. 20 марта он заявил, что 8000 людей, которые выступали против Муаммара Каддафи были убиты.
Bu uçakta, kişi var ve senin görevinde de aynen şu şekilde: Здесь находится дюжина людей, и твоя работа остается той же самой:
Daha az kişi gerekiyor ve istikrarsız sağlayıcılar yok. Меньше людей в теме и никаких непостоянных постановщиков.
Eyaletin diğer yerlerindekiyle aynı sayıda kişi mi kaybolmuş? Пропадает столько же людей в других частях штата?
Bir odada üçten fazla kişi varsa kara borsa kuran biriyim. Если рядом больше трёх людей, я открываю чёрный рынок.
Başkan'ın hareketlerini ne kadar az kişi bilirse o kadar iyi. Чем меньше людей знают о передвижениях Президента, тем лучше.
İyi de o çözülene kadar kaç kişi daha ölecek? Но сколько ещё людей умрёт, пока они разберутся?
Herhalde en az kişi bana bu kahrolası oyunu öğretmeye çalışmıştır. Знаете, меня минима людей пытались этой дурной игре обучить.
İki kişi birbirini seçtiğinde, bağ sonsuza kadar devam eder. Когда двое людей выбирают друг друга, их отношения постоянны.
Pek çok kişi sadece konuşmak için bekler. Большинство людей просто ждет, чтобы поговорить.
Sanırım, Borg bir çok kişi ile karşılaşmıştır, öyle değil mi? Я полагаю, борги встретили достаточно много людей, не так ли?
Bu işi güvenli şekilde yapabilen kişi sayısı bir elin parmağını geçmez. Я могу пересчитать на пальцах количество людей которые проделали это безопасно.
Baraka yapmaktan daha ucuz. Her eve kişi istifleyip her sabah tersanelere taşımak. Дешевле набить в каждый дом по сотне людей, чем строить бараки.
Lauren, gece yarısından beri iki kişi öldürdüm. Лорэн, я убил двоих людей с полночи.
Sadece bu sabah bile üç kişi kaybettik. Только этим утром мы потеряли трех людей:
Ben dört sıradan kişi görüyorum. Я вижу четверых обычных людей.
Birçok kişi, sadece Kurtarıcılar değil. Много людей, не только Спасители.
Bu gezegende onu durdurabilecek pek az kişi var. Очень мало людей на планете способны его остановить.
Ama ölmeyi hak eden pek çok kişi tanıyorum. Я знаю много людей, которые заслуживают смерти.
Sırf orduyu kurmak için bile binlerce kişi öldürür. Он убьет тысячи людей, просто создав армию.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.