Sentence examples of "kontrol etmek" in Turkish

<>
Hayaletleri kontrol etmek ha... Они могут повелевать духами...
Her şeyin temiz olduğunu kontrol etmek istiyorlar, değil mi? Они просто проверят, чтобы везде было чисто, да?
Wilfred'i kontrol etmek içni aramıştım da. Звоню спросить, ка там Уилфред.
Taylor Shaw'a olan bağlantımı beni kontrol etmek için kullandılar. Они использовали имя Тейлор Шоу, чтобы управлять мной.
Buna, sizi kontrol etmek için günde birkaç saat gelecek hemşire de dâhil. И он включает медсестру, которая будет приходить на несколько часов в день.
Hem daha güvenli hem ziyaretçi listesini kontrol etmek daha kolay hem de medyanın içeri girmesi mümkün değil. Это безопаснее, намного легче контролировать список гостей, и пресса не имеет доступа в это место.
Kimliklerimizi kontrol etmek istiyorlar. Будут проверять наши документы.
Keri önceden kontrol etmek için buraya geldi. Кери приехала сюда, чтобы проверить зацепку.
Hepsini kontrol etmek zorundayız. Нам надо проверить каждую.
O ve Lily kontrol etmek için bankaya gittiler. Они с Лили поехали в банк выяснить это.
Bana ulaştılar. Bir de Solomon 'a. Olası iç karışıklığı kontrol etmek için destek istediler. Они связались со мной и Соломоном, чтобы мы помогли в случае возможных гражданских беспорядков.
En iyi dostunu kontrol etmek için Chloe'yi yarattı. Он создал Хлою, чтобы контролировать лучшего друга.
Hayır. Sizce de öyleyse ben o tarafa gidip bir kontrol etmek istiyorum. Вы не против, я бы съездила туда, осмотрела бы всё.
000 belgeyi kontrol etmek için bir orduya ihtiyacın var. Вам нужна армия, чтобы справиться с тысячей записей.
Tüm olasılıkları kontrol etmek istedik. Мы хотим исследовать все возможности.
Evet, çiçek düzenlemelerini kontrol etmek için bu öğleden sonra geleceğim. Да, я буду к полудню, чтобы проверить заказы цветов.
İnsanlığın evrimini kontrol etmek tatlım. Контролировать человеческую эволюцию, милая.
Yaşama koşulları söylenildiği gibi mi kontrol etmek için yapılan rutin zorunlu ziyaretlerden biri. Просто плановая обязательная проверка, чтобы убедиться, что жилая обстановка в порядке.
Biz sadece gelip kontrol etmek zorundayız. Мы просто обязаны рассматривать такие заявления.
Gemide virüslü biri olup olmadığını kontrol etmek istediklerini söyledi. Он хочет убедиться, что на борту нет зараженных.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.