Sentence examples of "nasıl çıkacağız" in Turkish

<>
Üst kata nasıl çıkacağız? Как нам попасть наверх?
Önemli olan, buradan nasıl çıkacağız? Вопрос, как мы отсюда выберемся?
Buradan nasıl çıkacağız biliyorsun, değil mi? Ты знаешь как отсюда выбраться, нет?
Pekala, buradan nasıl çıkacağız? Как же нам отсюда выбраться?
Peki tepeye nasıl çıkacağız? Как мы попадем наверх?
İyi de nasıl çıkacağız? Но как мы выберемся?
Ya biz nasıl çıkacağız? А как мы выберемся?
Beyaz katil ve Müslüman mağdurlar hakkında tüm detayları bilmiyor olabiliriz, fakat roller tam tersi olsaydı basının olaya nasıl tepkisi olacağını biliyoruz. Мы можем не знать всех подробностей о белом стрелке и его жертвах мусульманах, но мы знаем, как средства массовой информации освещали бы произошедшее, если бы они поменялись ролями.
Geçen seferki gibi hep birlikte dışarı çıkacağız değil mi? А мы все снова пойдем гулять, как тогда?
İşte bu iğneleyici başlıkla bir fotoblog tarafından, Paris'te Haziran'dan beri Fransız polisi tarafından büyük bir geçici göçmen kampının nasıl boşaltıldığı ve tahliye edildiği anlatılıyor. Это саркастический заголовок фотоблога, который рассказывает, как французская полиция со июня демонтировала и выселяла импровизированный лагерь мигрантов в Париже.
Daha da önemlisi biz çıkacağız. Что важнее, мы выберемся.
Bir anne, eş ve yazar olmayı nasıl dengede tutuyorsunuz? И как вы поддерживаете баланс между ролями жены, матери и писателя?
Çıkmaz sokaktan çıkacağız, başka sokağa gireceğiz. Мы будем искать выход из этого тупика.
Sosyal medya çalışmalarınızı ilerletip paylaşmanıza ve diğer Karayip'li yazarlarla bağlantı kurmanıza nasıl etki etti? Как социальные сети повлияли на возможность делиться вашими работами, привлекать к ним внимание и общаться с другими карибскими писателями?
Geride bir şey kalmadığından emin olup, kasabanın öbür tarafından çıkacağız. Убедимся что там ничего не осталось и выйдем с другой стороны.
Ödülü kazandığınızda aileniz nasıl bir tepki verdi? Как ваша семья отреагировала на вашу победу?
Hayır, hepimiz çıkacağız. Нет. мы все выберемся.
Beall, Global Voices Online'a proje fikrinin nasıl başladığını anlattı. Общаясь с корреспондентом Global Voices Online, Бэлл рассказала о том, как на нее это повлияло.
Buradan çıkacağız, millet. Size söylemiştim. Я говорил, мы выйдем отсюда.
Son olarak, Commonwealth Kısa Hikaye ödülünü kazanmak sizin için ne anlama geliyor ve kariyerinizin gidişatını nasıl etkileyeceğinizi düşünüyorsunuz? И последний вопрос - что для вас значит присуждение премии Содружества наций за рассказ, и как, по - вашему, это может изменить траекторию вашей карьеры?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.