Sentence examples of "size söyler" in Turkish

<>
İncil bize affetmenin yaşam için gerekli olduğunu söyler. Библия говорит, что жизнь невозможна без прощения.
"Hava alanında neşeli ve mutlu görünmeye çalışıyorum, ama size küçük bir ipucu vereyim: "Я постараюсь выглядеть радостной и счастливой в аэропорту, но позвольте мне дать вам один совет:
Çocuklarına gözlerini kapatmalarını söyler misin? Можешь попросить детей закрыть глаза?
Bazılarının size ulaşmaya çalışırken ölmesi ile kıyasladığınızda, hava alanında dört saat beklemek nedir ki? Некоторые из них умерли, только чтобы попасть к вам, что такое четыре часа в зале ожидания по сравнению с этим?
Bunu çok söyler o. Он это часто говорит.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur. Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
Bayan Franklin, dakikanın ne zaman dolacağını söyler misiniz? Мисс Франклин, скажите мне, когда истекут минут.
Size daha fazlasını bulabilirim! Я вам всё достану!
Bunu kim söyler ki? И кто так говорит?
Size Kaptan Spock'ı takdim ederim. Могу я представить капитана Спока.
Bana August'un hayatta olduğunu söyler misin, Saga? Ты можешь мне сказать, что Аугуст жив?
Size çıkma teklif ederdim, ama şimdi de Larry Segel'le kavga etmek zorunda kalırdım. Я пригласил бы вас на свидание, но не могу соперничать с Ларри Сигелом.
Nasıl böyle bir şey söyler? Как он мог такое сказать?
O size tanrınızmış gibi davranan bir yabancı. Он пришелец, который прикидывается вашим Богом.
Sadece G (sol )'nin nerede olduğunu söyler misin? Ты можешь просто сказать, где находится та точка?
Bay Corcoran, size lütfen, burada kalmak. Мистер Коркоран, если хотите, останьтесь здесь.
O zaman bana doğruyu söyler. Поэтому он скажет мне правду.
Bayan Simpson, size bir içki koyayım. Миссис Симпсон, позвольте мне угостить вас.
Ve matematik bize farklı söyler. А математики говорят нечто другое.
Gelin. Size bir şey göstermek istiyorum. Идемте, я вам кое-что покажу.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.