Sentence examples of "suçlu gösterir" in Turkish

<>
Korkarım bu, onları suçlu gösterir. Боятся, что будут выглядеть виновными.
Herkesin benim suçlu olduğumu düşündüğünü biliyorum, ama bana komplo kuruldu. Я знаю все думают что я виноват, но меня подставили.
Doris, bu hoş beyefendilere masalarını gösterir misin? Дорис, проводишь этих джентльменов к их столику?
Mahkeme kararı okunurken "suçlu" kelimesi tam yedi kez söylendi. Когда зачитывали приговор, слово "виновен" произнесли семь раз.
O zaman bize dosyaları gösterir miydin? Тогда ты покажешь нам его файлы?
İtham edildin ve suçlu bulundun. Тебя обвинили и признали виновным.
Boynunda olan ise, Sun Hong Triad'ından olduğunu gösterir. А та, что на его шее означает Сун Хонг Триаду.
Önce hastanın bu fantezilerini belgelemesi sonra da suçlu ve utanma hissine dönüşmesi. Сперва пациент описывает свою фантазию, а затем признает стыд и вину.
Ev yapımı hediyeler, havalı ailelerin ne kadar muhteşem olduklarını gösterir. Подарки своими руками. Так крутые семьи показывают, как они круты.
Suçlu değilsen, o halde neden bu kadar terlisin? Если ты не виновата, почему ты такая мокрая?
Baksana, bu kayıtları sana iletsem en azından onları annene gösterir misin? Слушай я могу передать их тебе, а ты покажешь их матери?
Jüri sizi suçlu bulmuştur. Присяжные признали вас виновным.
Halifeliğin şeyhe suikast düzenlemesi, korkularını gösterir. Убив его, халифат показал свой страх.
Ayrıca Holt ve Roby on yıl önce birlikte çalışmışlar, gizli parçaları düşman uluslara satmaktan suçlu bulunduklarında. Холт и Роби уже сотрудничали лет назад, когда их обвинили в продаже секретных материалов враждебным государствам.
Bana yolu gösterir misiniz? Вы покажете мне путь?
Agos suçsuz, Bishop suçlu. Агос невиновен, Бишоп виновен.
Bu da cinsel tacizi gösterir. Что указывает на сексуальное насилие.
Sayın yargıç, yüksek müsaadenizle. Peder Moore duruşmaların başında eğer suçlu bulunursa cezanın derhal takdir edilmesini talep etmişti. Ваша Честь, позвольте напомнить Отец Мор просил суд в случае признания его вины, огласить приговор незамедлительно.
Birkaç kaynak oluşu, birkaç kişi olduğunu gösterir. Из разных мест, значит было несколько стрелков.
Jüri sanığı suçlu buluyor. Присяжные сочли обвиняемую виновной.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.