Sentence examples of "yapabilir" in Turkish

<>
Bu bilgisiz ülkede bir adam nasıl herhangi bir şey yapabilir! Как человек может что-то сделать в этой полной предрассудков стране!
Bir arama daha yapabilir miyim? Могу сделать еще один звонок?
Julia, erkekler garantiye alınmayan her şey ile seks yapabilir, kimse onları yargılamaz. Джулия, мужчины могут трахать всё, что движется, и никто не осудит.
Bir çocuğun olması ikimizi de mutlu ve heyecanlı yapabilir bütün bu gerginlik ve sinirler olmayacaktır. Зачатие ребенка должно делать нас счастливыми, а не быть причиной напряжения и раздражения и...
Tek bir adam bütün bunları nasıl yapabilir? Как всё это мог сделать один человек?
Sevgin, sevgin hâlihazırda bunu yapabilir, o yüzden... Может, она уже это делает, так что...
Yo, yo, bir kişi tek başına yapabilir miydi anlamak istiyorum. Нет-нет, мне нужно понять, мог ли это сделать один человек.
Rhoades bunu hızlıca yapabilir ya da iki yıl da sürebilir. Родс может сделать это быстро или затянет на пару лет.
Erkekler ikisini de yapabilir ancak kadınlar için bu tam zamanlı iki iş yapmak gibi. Мужчинам можно не выбирать. Но для женщин, это как в две смены работать.
Jess, Winston'a mobilyaları dışarı atmasını söyleyebilir misin? Bu sırada egzersiz yapabilir. И Джесс, попроси пожалуйста Уинстона помочь тебе вернуть мебель на свои места?
Ama küçük bir ejder ne yapabilir? Но что сделает такой крошечный дракон?
Ve bunu sadece bir insan yapabilir. И только человек способен на это.
Çünkü başka birisi daha rol yapabilir. Потому кто-то еще тоже может притворяться.
"İşçi sınıfı için, işçi sınıfına rağmen devrim yapabilir miyiz?" "Можем ли мы сделать революцию для рабочих против воли рабочих?"
Tabii ki herkes yapabilir ama bu illâ yapmaları gerektiği anlamına gelmez. Да, могут все. Это не значит, что все должны.
Erkeklere baktım ve kendime, yaptıklarını ben de yapabilir miyim, diye sordum. - Cevabın'evet 'miydi? Я посмотрела на мужчин и спросила саму себя, могу ли я делать тоже, что и они?
Bunu, Red John'dan başka kim yapabilir? Кто кроме Красного Джона мог сделать это?
Bu adam tüm ekibe şantaj yapabilir. Этот парень может шантажировать всю команду.
Vijay, başka bir şey yapabilir miyiz? Виджай, мы можем сделать еще кое-что?
Bir Windows alan adı altyapısı işleten şirketler, Microsoft'la bir sözleşme yapabilir; bu da, işyerinde Metro tarzı uygulamalarını Windows Mağazasını atlatarak yan yüklemelerine olanak tanır. Предприятия, работающие в инфраструктуре домена Windows могут заключить контракт с Microsoft на разрешение распространять приложения Metro-style без использования Windows Store.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.