Sentence examples of "yere düşürdü" in Turkish

<>
yıl boyunca Dadaab ve Kenya'daki tutsaklık benzeri yaşamından sonra, halen kampta yaşayan kız kardeşleriyle birlikte daha barışçıl bir yere yerleşmeyi, artık yeni bir hayata başlamayı umuyor: Пробыв в Дадаабе как в ловушке года, Фиш надеется переселиться в менее опасное место со своими дочерьми, которые до сих пор живут в лагере. Он хочет начать новую жизнь.
Gammaz beni tuzağa düşürdü. Эта крыса подставила меня.
Beni güvenli bir yere götür sana bildiğim her şeyi anlatırım, söz veririm. Спрячьте меня где-нибудь, и обещаю, я расскажу вам всё что знаю.
Bay Flanders, şu yeni papaz sizi kaykay rampasında düşürdü mü? Мистер Фландерс, новый преподобный тоже бросил жвачку в ваше биде?
Af çıkarttırıyoruz ve bir avuç kredi çipiyle istediğimiz bir yere uçuş hakkı alıyoruz. Мы получим амнистию, кредитные жетоны, и возможность улететь, куда захотим.
Beni tuzağa mı düşürdü? Так она меня подставила?
Başka bir yere de atılmış olabilir. Или его могли скинуть куда-то еще.
Toussaint'ı öldürdü ve düşürdü. Он убил Туссена. Уронил...
İstediğin herhangi bir yere gidebilirdin. Ты мог уехать куда угодно.
Arkadaşlarının önünde seni küçük düşürdü mü? Ставила в неловкое положение перед одноклассниками?
Her sabah erken kalkıp bir yere gitmek için bir nedeninin olması harikadır. Здорово, когда есть куда идти утром или причина встать с кровати.
Birisi kafanıza kasa mı düşürdü? Тебе на башку сейф уронили?
Bizi daha güzel bir yere götürmek istiyorlar. Они хотят забрать нас в лучшее место.
Bölge başsavcısı davayı düşürdü mü? Окружной прокурор отказался от обвинения?
Evet, Ruby'nin şeytanı her yere yayılıyor. Ага, Силы Зла Руби расползаются повсюду.
Doze, arkasından silah atmaya çalıştı ama düşürdü. Доз пытался отстреливаться, но уронил свой пистолет.
Daha önce yanlışlıkla sikimi bir yere soktuğumu hatırlamıyorum. Я свой член никуда по ошибке не вставляю.
Seçimlerde beni aptal konumuna düşürdü. Выставила меня дураком на выборах.
Kurbanı kaçırdı, başka bir yere götürdü, ve cesedi apartmanının önüne bırakmak için tüm yolu geri döndü. Он похитил ее, куда-то увез, а затем вернулся, чтоб выбросить тело прямо перед ее домом.
Bana doğru koştu ve o şeyi düşürdü. Она налетела на меня и уронила это.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.