Sentence examples of "Benzer" in Turkish

<>
Ve diğer kardeşim de benzer bir pislikle birlikteydi. А вторая сестра встречалась с таким же уродом.
Bende de ona benzer bir şey var. А у меня тоже кое-что похожее есть.
Buna benzer her dava para cezası ile sonuçlandı, hapisle değil. Во всех подобных делах наказанием являлся штраф, а не тюрьма.
Geçen hafta bir kasabın kızını gördüm, buna benzer bir dertten zırıldıyordu. На прошлой неделе осматривала дочь мясника, никогда не видела такой болезни.
Pekala onun evine gideriz ve ben ona, Şuna benzer bir soru sorarım: Мы идем к нему домой, и я небрежно спрашиваю его что вроде:
Kuzey Hindistan'da da benzer bir ezgi var ayrıca bir büyünün bir parçası. В Северной Индии также существует подобная мелодия, которая является частью заклинания.
Aynı organ çiçek sinekleri için de benzer bir işlev görerek sineğe muhteşem bir uçuş kontrolü sağlar. И те же самые органы выполняют подобные функции для журчалки, предоставляя ей превосходное управление полетом.
Bu esnada geçidi izlemekte olan Bobby'ye benzer başka bir genç erkek görür. Во время шествия Мэри замечает молодого человека, очень похожего на своего сына.
Ayrıca civarda olan benzer olayları da araştırıyoruz. Также проверяем на похожие случаи в районе.
Benim için de buna benzer bir şey yaptığını hatırlıyorum. Помнится, ты и для меня такое делал как-то.
Ekim ayında Oaxaca, Meksika'da düzenlenen benzer bir toplantının başarılı olmasının ardından bu etkinlik aktif olarak ana dillerini canlandıran genç yerli internet kullanıcılarının bir araya gelip birbirlerinden öğrenmeleri için etkileşimli bir alan oluşturdu. Вслед за подобным успешным слётом, прошедшем в октябре года в Оахаке (Мексика), на этой встрече молодым индейским интернет - пользователям, занятым активным возрождением своих родных языков, вновь была предоставлена интерактивная площадка, где они смогли встретиться для обмена опытом и взаимообучения.
O gece milyonlarca insan benzer duygular hissetmiş olmalı. Миллионы людей чувствовали то же самое той ночью.
Ya da çocuklarımızı, küçük peleriniyle etrafta koşuşan kahraman gibi olacaklar ya da buna benzer her şeyi? Или то, что наши дети будут как маленькие супер герои в маленьких плащах и тому подобное?
Mükemmel ameliyat, mükemmel yemeğe benzer. Идеальная операция похожа на идеальную еду.
Birkaç ay önce Amherst'te benzer bir ölüm oldu. В Амхерсте была похожая смерть пару месяцев назад.
Tadı daha çok sakıza benzer diye düşünmüştüm. 03 mü? Думал, оно будет по вкусу больше похоже на жвачку.
Ama birçok yoldan şehirler oldukça benzer. Но во многом города очень похожи.
Hayır, ama çocuk bıçağı düşürmüş ve başka birisi adamı benzer bir bıçakla öldürmüş olabilir. Нет, но парень мог потерять нож, а его отца моли убить похожим ножом.
Sence de rüyalarla Internet birbirine benzer şeyler değiller mi? Тебе не кажется, что сны и Интернет схожи?
Kapattığım tüm cep telefonlarından numaraları çektim ve o geceye ait tüm benzer tweet ve instagram gönderilerinin izini sürdüm... Я вытащил номера всех телефонов, которые отрубил и отследил все схожие твиты и инстаграмы с той ночи...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.