Sentence examples of "Bilirsin" in Turkish

<>
Bilirsin, nişancılar öldürmek için ateş eder. Знаешь, снайперы стреляют, чтобы убивать.
Bilirsin, kızımın resitali için, gidip çiçek almam gerekti. Знаете, мне надо было сбегать за букетом для дочери.
Bilirsin, işini kaybettin, sevgilini kaybettin. Köpeğini kaybettin. Ну, как потерял работу, подругу, собаку.
Yatırımcı? Evet bilirsin işte arazi, emlak öyle şeyler işte. Да, ну знаешь, земля, недвижимость и все такое.
Sadece çok genç olması beni korkutuyor, bilirsin, çok taze. Но боюсь, она слишком молода, слишком неопытна, понимаешь?
Ee, ne derler bilirsin iyilikten maraz doğar, değil mi oğlum? Ну что же.. правду говорят. Как аукнется, так и откликнется.
Bilirsin, böyle bir etkinlikte aklına gelmeyecek şeyler olabilir. Ты знаешь, на таких мероприятиях всякое может случиться.
Anne, büyükannemin her zaman her şeyi kendi yöntemiyle yapmayı sevdiğini bilirsin. Мам, ты же знаешь, бабушка всегда любила всё делать по-своему.
Lou'ya bak hele, sen spontane yaşam hakkında ne bilirsin ki? Что, черт возьми, Лу может знать о спонтанной жизни?
Onları caydırmak için çok uğraştım ama insanlar nasıldır bilirsin. Я пытался отговорить, но ты же знаешь людей.
Mali Levi, Onun yeni jeans kampanyası, bilirsin. Мали Леви с презентацией новых джинсов, ты понимаешь.
Ben basit konuşmalarda iyiyim, Bilirsin, Mesela, "Bu kaşındıran bir pantalon." Я хорош в обычных разговорах, знаешь, например, "Эти штаны раздражают".
Bilirsin, o ürkek bir çocuk. Знаете, он просто застенчивый мальчик.
Evet, şey, bilirsin, O 'Brien, hepimiz hata yaparız, ha? Ага, ну, знаешь, О 'Брайен, мы все ошибаемся, так?
Aslına bakarsan ben de gitmek için zorlandım, bilirsin, ailem. Меня, вообще-то, заставили поехать, ну знаешь, семья.
Bu sadece çok üzücü, bilirsin. Это просто так грустно, понимаешь.
Hangi baklayı? Bilirsin, beni öz kardeşimle savaşmaya ikna edecek olan teşvik edici eski konuşma. Загони старую добрый воодушевляющий монолог, чтобы я поверила, что смогу победить свою же сестру.
Francis, Freddy'i sevdiğimi bilirsin. - Gidiyorum ben. Френсис, ты знаешь, что я люблю Фредди...
Hadi ama. Robbins, sen hastane dedikodularını iyi bilirsin. Робинс, ты знаешь все сплетни в этой больнице.
Sen, normal bir işte, bilirsin, seni birisi kiralamak istese? Какая у вас цена, знаете, если кто-то захочет вас нанять?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.