Beispiele für die Verwendung von "boş yatak" im Türkischen

<>
Ülkedeki tesislerde şu anda boş yatak yok. В государственном учреждении сейчас нет свободных мест.
Bu bölgedeki yeni evlendirilenlerin çoğu kocalarının ailesiyle yaşamakta ve tüm aile için temizlikten yemek pişirmeye ve yatak hazırlamaya değin ev işlerinin çoğunluğu üzerlerine kalmakta. Большинство новобрачных в регионе живут с родителями мужа, и большая часть работы по дому, от уборки до готовки на всю семью и расстилания кроватей, ложится на плечи новой невесты.
Boş boş şeyler hakkında duyuruyor yapıyor öyle değil mi? Она будто делает большое событие из ничего, да?
Yatak çok büyük, değil mi? Большая кровать, не правда ли?
Dinleyin kimse boş bir restoranda yemek yemek istemez, değil mi? Ребята.. Никто не хочет есть в пустом ресторане, да?
Bizim için yatak var galiba? Полагаю, нам выделены кровати.
Ne zamandan beri boş arazi var buralarda? С каких пор где-то имеется свободная земля?
Dışarıda çok yağmur yağıyordu Ama inatçı bir güneş ışığı ilk günümzün sabahında yatak odamıza vuruyordu. На улице шел дождь, но маленький упрямый лучик солнца светил прямо на нашу кровать.
Harper Avery Ödülü'nü ilk kazandığımda "Boş ver o erkekleri" diye düşündüm. В свою первую премию Харпера Эйвери я подумала "к чёрту мужчин".
Bir çift ranza yatak koyarız. Втиснуть туда пару двухъярусных кроватей.
Salı günü saat'te boş olmak kadar başarıyı belli eden bir şey yok. Ого, нет ничего лучше чем быть свободным во вторник в часа.
Çift kişilik yatak, çift kişilik battaniye, tek yastık. кровать королевского размера шерстяное одеяло нормального размера, одна подушка.
Boş kargo ambarlarından birini botanik bahçesine çevirmek için izin istiyorum. Я бы хотел попросить разрешение переделать пустой склад в оранжерею.
İzin ver etrafı göstereyim. Bu Teis'in yatak odası. Давай покажу тебе всё тут Это спальня Тайса.
Yemeğindeki zehirle uzun ve boş bir koridorda kaburgalarına saplanmış bir bıçakla. Яд в пище, кинжал в спину в длинном пустом коридоре.
Kendi yatak odasında açlıktan öldü. Умер от голода в спальне.
Ortalıkta bomboş duran bir gitar ve boş stüdyoyu görünce dayanamadım. Я увидел пустую студию и гитару, и просто захотелось...
Yatak odasındaki üst çekmece. Верхний ящик в спальне.
Uh, boş bir gazoz bulduk. Да, пустую банку из-под газировки.
Yatak odasına koşup, ağlamaya mı başladı? Ох. Он убежал в спальню и плачет?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.