Beispiele für die Verwendung von "bu durumda" im Türkischen

<>
Sadece yukarı, senin oyun ile vidalama biter veya bu durumda, siz tits veriyorum. Это только заканчивает завинчивания с игрой, или в данном случае, давая вам сиськи.
Bu durumda, yaşındaki Tacik göçmeninin Moskova'nın hemen dışındaki göçmen bürosundan çalışma izni için zorlu süreci tamamladıktan kısa süre sonra Nisan gününün erken saatlerinde ölümünün ülke çapındaki sosyal medya kullanıcıları tarafından yankılanma hikayesi şaşırtmadı. Учитывая этот контекст, не удивительно, что история - летнего таджикского мигранта, умершего рано утром апреля после завершения сложного процесса получения патента на работу в миграционном центре рядом с Москвой, нашла глубокий отклик у пользователей социальных медиа в стране
Kar, büyük oranda bölgesel ve bu durumda doğal olarak yağmıyor. Снег плотно сосредоточен, и по этой причине выпадает не естественно.
Bu durumda güneşi sen de düşünmek isteyebilirsin. Но ты все же подумай о солнце.
Bu durumda gerizekalı olan nasıl ben oluyorum tam emin değilim. Не уверен, что именно я тупица при таком раскладе.
Bu durumda o beni bulmadan önce onu öldürmem gerekecek. Убью его до того, как он отыщет меня.
Pekala bu durumda birkaç şeyi de paket yaptıracağız. Отлично, тогда мы что-нибудь возьмем с собой.
Bu durumda bir klişe sayılabilir. Din adamı bir papaz cinsel kaçamaklardan zevk alıyor. Практически клише по сути - уважаемый человек в рясе, увлеченный чувственными авантюрами.
Bu durumda size borç falan vermem gerekecek galiba. Я полагаю я сейчас возьму у вас кредит.
Benedict, bu durumda ne yapardı? Что Бенедикт сделал в подобной ситуации?
Bu durumda onu da halletmem gerekti. При таком раскладе пришлось валить всех.
Bu durumda şüpheli bir şey yok. Послушайте, здесь нет ничего подозрительного.
Bu durumda hiçbir şey satın alamazsınız. С этим вы ничего не купите.
Bu durumda polis kameralarında gözükmüş olması lazım, değil mi? Тогда его бы засняли полицейские дроны, не так ли?
Senin bu durumda olmandan dolayı çok üzgünüm, Joshua. Мне жаль, что ты стал таким, Йошуа.
Dave, bu durumda suçlanacak tek bir kişi var, o da Robin. Дэйв, в том, что случилось виноват только один человек - Робин.
Sana şu kadarını söyleyeceğim, bu durumda dediğin kişi oluyorsun. Скажу, на случай если вы тот, кто говорите.
Diğeri kim bilmiyorum ama eminim bu durumda kız kardeşim daha çok ilgini çekecektir. Кто бы ни был второй, уверен, что моя сестра имеет приоритет.
Peki, bu durumda, Tommy dünya standartlarında bir satranç şampiyonu olduğunda, onunla yatabilirsin. Хорошо, когда Томми станет чемпионом мира по шахматам, ты можешь с ним спать.
Bu durumda sanırım ana menüye basıp yeniden başlatmam gerekiyor. В таком случае я должна вставить ключ и перезагрузить.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.