Beispiele für die Verwendung von "canlı yayına" im Türkischen

<>
Dwight yakında canlı yayına çıkacak. Дуайт вот-вот выйдет в эфир.
Onun önündeki arabaya bir el kamerası bağlayacağız ve canlı yayına vereceğiz.Bom! Мы поставим камеру на сиденье впереди и выйдем в прямой эфир.
Canlı yayına ilk siz çıkarsınız diye düşünmüştüm. Думал, вы окажетесь в эфире первой.
Garcia, sinyal canlı yayına geçeli dakika oldu. Гарсия, он начал живую трансляцию минуты назад.
Yeni bilgiler edinince hemen canlı yayına vereceğiz. Мы ведем наш репортаж в прямом эфире.
Bir dakika, şimdi Beyaz Saray'dan canlı yayına geçiyoruz. Подождите, у нас прямой эфир с Белым Домом.
Bu adamla canlı yayına çıkmak üzereyim. Мне с ним в эфир идти!
Canlı yayına mı bağlanacağım? Выйти в эфир сейчас?
dakika içinde canlı yayına yeniden bağlanacağız. Мы вернулись в эфирную в десятку.
En sevdiğim şef canlı yayına geliyor. В эфир придёт мой любимый шеф-повар.
Radyo bölümü, Free Radios Camp tarafından üretilmiş ve Lake Constance'dan Mayıs'te canlı yayınlanmıştır. Радиозапись была сделана в Free Radios Camp и транслировалась в прямом эфире с берегов озера Констанс мая,.
Yarın yayına başlamak, mikrofonu çalıştırmak zorundayız! Завтра у нас эфир! Включи микрофон!
O Tapınaktan canlı çıkmayı nasıl başardınız? Как вы выбрались из храма живыми?
Biz yayına girmeden bir saat önce babaannesi ve dedesi Flora Harris'in kaybolduğunu ihbar etmiş. Бабушка и дедушка Флоры Харрис объявили её в розыск за час до нашего эфира.
Yarı ölü, yarı canlı. Наполовину мертвый, наполовину живой.
Yayına gireceğimizi garantilemişti zaten. Kesinlikle! Вы уже гарантировали нам эфир.
Evet, canlı solucan. Да, они живые.
Yayına kırk dakika kadar kaldı. До эфира осталось примерно минут.
İçeride canlı kaplumbağa servis ediyorlar. Они привозят самолётами живых черепах!
Tekrar yayına girmeden biriyle çıkmamaya çalış. Попытайся до эфира обойтись без свиданий.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.