Beispiele für die Verwendung von "geliyormuş gibi çıkıyor" im Türkischen

<>
Fransızcada her kelime sos anlamına geliyormuş gibi çıkıyor sanki. Вы, французы, делаете всё звучащим как соус.
Sesin üzerine basılan köpek gibi çıkıyor. Твой звук как придавленная ногой собачка.
Ama internet damla damla geliyormuş gibi yavaşladı ve biz onun düzgün çalışmasını sağlayamıyoruz. Но интернет слишком медленный, мы не можем заставить его работать как надо.
Sesleri hep zavallı, küçük bir hayvana işkence ediyorlarmış gibi çıkıyor. Они всегда звучат так, будто разрывают крошечное, беззащитное животное.
Zamanım önemliymiş gibi olurdu. Как будто мое время действительно чего - то стоит.
Galerinin sahibi en son çıkıyor. Владелец галереи. Он уходит последним.
Burada yazana göre, kiliseden geliyormuş. Похоже, это исходит из церкви.
Sosyal medya kullanıcıları, her zaman olduğu gibi Pavlensky'nin sanat eylemleri üzerine verilen uç tepkileri tekrarlayarak övgü dolu yahut tersleyici yorumlarda bulundular. Это всё что угодно - от современного искусства, до античного карнавала (типа, Герострат), но только не политика.
Kendisi bir işletim sistemiyle çıkıyor ve daha da tuhafı işletim sistemi kendisinin bile değil. Которая встречается с ОС, и странно то, Что ОС-то даже не ее.
Strange İngiltere'ye mi geliyormuş? Стрендж возвращается в Англию?
Filistin halkından büyük bir sıcaklık ve destek görüldü ve yol boyunca Iman, Shareef ve DiaaMahmoud gibi projeye paha biçilemez derecede katkıda bulunan arkadaşlar edindim. Люди Палестины оказали много тепла и поддержки этому арт - проекту; на этом пути я приобрела таких друзей как Иман, Шариф и ДиаМахмуд, невероятно много сделавшие для развития моей идеи.
Gerçekten sadece zehir gibi zeki adamlarla çıkıyor. Она встречается только с очень-очень умными людьми.
Eşi yolda, geliyormuş. Его жена уже едет.
Arkadaşı ona katıldığında, giydiği geleneksel elbiseyle arkadaşının renk kattığı günümüze ait elbise arasında bir rekabet varmış gibi görünüyor. Когда к ней присоединяется подруга, это становится похожим на соревнование между её традиционным платьем и современным платьем её напарницы.
Bella, ilk avına çıkıyor. Бэлла выходит на первую охоту.
Demek buradan geliyormuş o ses... Так вот откуда этот звук...
Grup metro istasyonuna "Hiçbir zaman Yunan olamayacaksınız" gibi faşist sloganlar söyleyerek girdiler. Молодые люди вошли на станцию, выкрикивая фашистские слоганы вроде "Вы никогда не станете греками!".
Ateş ve duman, ağzımdan dışarı çıkıyor. " Дым и огонь появляются из моего рта. "
Destek geliyormuş ama yavaş bir şekilde. Они едут, но недостаточно быстро.
ben bu dünyaya Henry gibi adamları korumak için yollanmışım senin gibi adamlardan. Моё предназначение - защищать людей вроде Генри от таких, как вы.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.