Exemples d'utilisation de "hâlâ" en turc

<>
Ama ihtişamlarıyla övünmeye hâlâ devam eden şehirler vardı. Но некоторые города все еще гордились своим величием.
Ling, hâlâ bu adamdan hoşlanıyor musun? Линг, тебе еще нравится этот парень?
Yaratıcımı yetmiş yıldan daha uzun bir süredir görmedim ve ona hâlâ sadığım. Своего создателя я не видел гораздо дольше. Но я по-прежнему предан ему.
O zamanlar bir an için hissettiğim şeyi şimdi daha iyi anlıyorum. Korçagin bugün hâlâ benim kahramanım. " Теперь я понимаю, что без сомнения, Корчагин до сих пор является моим примером для подражания.
Yağmur durmuş olabilir ama hâlâ kasvetli bir gün. Дождь кончился, но день всё равно мрачный.
Sol tarafta hâlâ küçük bir gölge var. Görebildiniz mi? Ещё осталась небольшая тень в левом полушарии, видите?
Ve bir gün beni affedeceğine dair hâlâ umudum var. И остаётся надежда, что когда-нибудь она меня простит.
Benim de sana karsi hâlâ hislerim var, sapsal. У меня тоже остались к тебе чувства, глупый.
Hâlâ Bay Linderman'ın kılıcını çalmak için mi uğraşıyorsun? Ты всё ещё пытаешься украсть меч мистера Линдермана?
Bir de nasıl oluyor da yüzünde hâlâ bufalo sosu kalıyor? И почему у тебя все еще соус буффало на лице?
Bu yüzyılda, hâlâ böyle saçma şeyler için insanlar hakkında mı konuşacağız? Люди, что, еще верят в такое в наш идиотский век?
Hâlâ Bishop'un meşru işlerini temsil ediyorlar. Они по-прежнему представляют законный бизнес Бишопа.
O yüzden bu ocak ve şuradaki hâlâ işlevsel değil. А вот эти две до сих пор не работают.
Ama seni hâlâ seviyorum. "- yaşlarında bir çocuk, babasının elini tutup yürürken, onun telefonunda ses kaydederken. Впрочем, я тебя все равно люблю ", - шестилетка, гуляя с папой и записывая аудиосообщение на отцовский телефон.
Bir şeyi merak ediyorum, sen nasıl oldu da onun hâlâ suç mahalinde olduğunu anladın? Я не могу понять, как ты узнал, что она осталась на месте преступления.
Görünen o ki, sen hâlâ Jackie'ye aşıksın. Это очевидно, ты все еще любишь Джеки.
Hâlâ biraz ekmek kaldığını umuyorum. Я надеюсь, что осталось ещё немного хлеба.
Bizim metin hâlâ arabayı öteki kadın olarak tanımlıyor. Реклама по-прежнему описывает автомобиль, как другую женщину.
Sürekli çok acı çekiyordum. Hâlâ bir sürü hayalim var ama aşk hayatımla ilgili değil. У меня до сих пор есть мечты, но они несопоставимы с моей жизнью.
Belki de Lobos değildi ama bu hâlâ Ghost'u ölü istediği gerçeğini değiştirmez. Ve eğer bunu yapmazsak hepimizi öldürür. Может, это и не Лобос, но он же все равно хочет, чтобы ты убил Призрака.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !