Sentence examples of "остальную часть" in Russian

<>
Пункт первый: я был так озабочен, что забыл написать остальную часть письма ". "Birinci; o kadar çok endişelendim ki mektubun kalanını yazmayı unuttum". Teşekkürler.
Давайте найдём остальную часть. Adamın geri kalanını bulalım.
Мистер Искандарян, хотите осмотреть остальную часть дома? Bay Escandarian, evin kalanını görmek ister misiniz?
Он представляет руководителю полета остальную команду. Takımın geri kalanını uçuş yöneticisiyle tanıştırıyor.
Несмотря на то, что официальные данные о занятости с каждым годом растут, большая часть предприятий Таджикистана не функционирует и половина достигших трудоспособного возраста мужчин в Таджикистане ищет работу в России. Resmi istihdam sayısı her yıl artarken, Tacikistan'ın sanayisinin büyük kısmı durgun ve çalışma yaşında olan erkeklerin yarısı Rusya'da iş arıyor.
Идеальное место для убийцы, чтобы похоронить остальную семью. Bir katilin ailenin kalanını Gömmesi için mükemmel bir yer.
И я уважаю семейную политику, но я часть вашей семьи. Ve aile prensibinize saygı duyuyorum ama b-ben bu ailenin bir parçasıyım.
Кого, всю остальную вселенную? Evrenin geri kalanından mı bahsediyorsun?
Куахог - это часть тебя. Quahog, ait olduğun yer.
Я принесу остальную еду. Diğer yiyecekleri alıp geliyorum.
Большая часть лобной кости отсутствует. Alın kemiğinin büyük kısmı eksik.
Я трачу огромную часть каждого дня, вибрируя ощутимым чувством дикой, непостижимой ярости. Günün büyük bir bölümünü elle tutulur vahşi ve yersiz bir hiddet duygusuyla titreyerek geçiriyorum.
Теперь, это самая опасная часть... Şimdi, bu en tehlikeli bölüm...
Ее человеческая часть почти исчезла. İnsan tarafı neredeyse tamamen gitti!
Завершить вторую часть системы доставки кофеина. Kafein aktarma sisteminin ikinci kısmını tamamlamaya.
Но эта часть руки слишком хрупкая чтобы снять слепок. Ama elin bu kısmı kalıbını çıkarmak için çok kırılgan.
Он хочет переключить свою часть оборотня. Kurt adam olan kısmını tetiklemek istiyor.
Решать подобные вопросы часть моей работы. Bu soruşturmaları halletmek işimin bir parçasıdır.
Я знаю, но если я прекращу, я потеряю часть души. Farkındayım. Ama vazgeçersem, sanki ruhumun bir parçasını teslim ediyormuşum gibi hissedeceğim.
Часть её болезни состоит в паранойе. Onun hastalığının bir parçası da paranoya.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.