Sentence examples of "ifade etmek" in Turkish

<>
"Arkadaşlık" ilişkimizi ifade etmek için oldukça geniş bir kelime. "Друзья" - слишком громкое слово для описания наших отношений.
Bu, zarifçe ifade etmek gerekirse, Protestan bakış açısı. Это, если можно так выразиться, ответ истинного протестанта.
Hayır, sadece bizim meslekte, pozitifi ifade etmek için negatif bir kelime kullanırız. Нет, только на этой работе выражаются с помощью отрицания, когда что-либо утверждают.
"İğrenme veya öfkeyi ifade etmek" mi? "Используется для выражения отвращения и гнева"?
Söyle bana, Yahudiler neşelerini ifade etmek için ne yapar? Скажи мне, что евреи делают, чтобы испытать веселье?
Bunu ruh olarak ifade etmek zor. Вряд ли это можно назвать душой.
Kendimi ifade etmek için neden öldürmeyi seçtiğimin. Почему мне пришлось убить, чтобы высказаться.
Krista kendimi ifade etmek için önemli olduklarını söylüyor. Криста говорит, что мне важно себя выражать.
Önemli olan, bir şeyleri ifade etmek ve sonuçlarını kabullenmek. Но оно должно выражать что-то, и нужно учитывать последствия.
Duygularımızı ifade etmek herzaman yararlıdır. Всегда полезно выражать свои чувства.
Yani basitçe ifade etmek gerekirse batık vaziyetteyiz. В общем, мы в полной запарке.
Minnettarlığını ifade etmek istedi. Чтобы выразить искреннюю признательность.
Bazı insanlar sevgilerini ifade etmek için, kendilerini bırakmazlar. Некоторые люди никогда не позволяют себе выразить свою любовь.
Ben teşekkürlerimi ifade etmek için doğru kelimeleri düşünemiyorum. Я не могу подобрать слов, чтобы выразить свою признательность.
Minnettarlığımı ifade etmek istiyorum. Я бы хотел выразить свою признательность.
Meksika'da geçen pazar günü yapılan seçimler boyunca, ARTICLE adındaki özgür ifade topluluğu RompeElMiedo (KorkuyuKır) etiketi ile insan hakları aktivistleri ve habercilerin güvenliğini gözlediler. Организация ARTICULO, защищающая свободу слова,, активизировала кампанию RompeElMiedo, для того чтобы следить за освещением журналистами и членами правозащитных организаций событий дня выборов в Мексике в воскресенье июня.
Ülkeyi'de, önce Kenya'ya, sonra Almanya'ya, sonra nihayetinde sığınma hakkı kazandığı ABD'ye terk etmek zorunda kaldı, ancak daha sonra'de öldü. В году он был вынужден покинуть страну, отправившись сначала в Кению, затем в Германию и наконец добрался до США, где он получил политическое убежище и прожил до своей смерти в году.
Hayatta benim için bir anlam ifade eden tek kişi şu anda Mars'ta. Единственная женщина, которая для меня что-то значила, сейчас на Марсе.
Etmek zorundayım. Bu benim görevim. Приходится, это моя работа.
Bilirsiniz, burada da ifade verebilirim. Я могу сделать заявление и здесь.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.