Sentence examples of "imza atmak" in Turkish

<>
Evet Sookie, öyle dedin. Lavaboyu onaylamak ve imza atmak için onu bekleyeceğini söylemiştin. Ты сказала, что встретишь его, чтобы одобрить раковину и расписаться за нее?
Elin alçıdayken imza atmak kolay değildir. Трудно писать, когда рука забинтована.
Tamam, imza atmak için orada bulunman gerek yalnız. Конечно, вам надо быть там, чтобы расписаться.
Evet, her şeyi atmak için. Да, чтобы избавиться от всего.
ve yıllarında Rusya - Çin işbirliğinin geliştirilmesi hususunda belli bir ölçüde ve resmi düzeyde anlaşmaya varılmasının ardından geçen yıl Mayıs ayında iki ülke de siber güvenlik işbirliğinin koşullarının yer aldığı bir anlaşmaya imza attılar. Относительно существенная степень сотрудничества была формализована в контексте укрепления русско - китайского сотрудничества в и годах; обе страны в мае прошлого года подписали соглашение, в которые вошли положения о сотрудничестве в области кибербезопасности.
Her şeyi atmak zorundasın. Ты должна все выбросить.
Bildirgenin yayınlanmasının ardından geçen iki hafta süresince 00 "den fazla imza toplandı. Всего лишь за две недели петиция собрала более подписей.
Onun hayatını tehlikeye atmak kolay, değil mi? Гораздо легче подставить её задницу, чем свою?
Tam şuraya bir imza alabilir miyim? Мне нужен ваш автограф прямо здесь.
En azından, ben, biyoloji bilgimin bir kısmını atmak zorunda değilim. По крайней мере, мне не придется выкинуть половину известной мне биологии.
Geçen yıl muazzam bir mukaveleye imza atmıştı. Он подписал большой контракт в прошлом году.
Tüm bunları kafamızdan atmak için bir şeyler yapalım. Давай просто отвлечёмся на что-то от всего этого.
O zaman arttırılması için bir imza kampanyası yapıp başkana yollayalım. Тогда давайте отправим мэру петицию с требованием принять какие-то меры.
Hepsini atmak zorunda kaldım. Мне пришлось выкинуть их.
Girerken çıkarken herkes imza atar. На входе каждый должен расписаться.
Yani, sende ona bir göz atmak istedin? Значит, тебе хотелось заглянуть ему в глаза?
Belgeler yarın imza için hazır olacak. Бумаги можно будет подписать уже завтра.
Tüm yapmamız gereken onu yakalayıp, dışarı atmak. Нужно лишь схватить её и выбросить за борт!
Diana Ross'un Motown Müzesinde imza günü vardı. Диана Росс раздавала автографы возле музея Мотаун.
Değersiz bir fahişe uğruna her şeyi tehlikeye atmak niyetinde değilsinizdir herhalde. Вы ведь правда не хотите рисковать всем ради одной жалкой шлюхи.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.