Sentence examples of "teklif ettiler" in Turkish

<>
Karşılığında sana ne teklif ettiler? А вам что-нибудь предложили взамен?
Sekiz farklı sondaj şirketinden yapılacak bir bağış paketi teklif ettiler. Они предложили мне комплекс пожертвований от восьми различных буровых компаний.
Ona şu büyük, Atlanta'ya taşınmasını gerektirecek işi teklif ettiler. Они предложили ему работу, это означало переезд в атланту.
Mülklerimizin satış fiyatının üzerine yüzde yirmi fiyat teklif ettiler. Они предложили нам процентов сверх рыночной стоимости нашего имущества.
00 dolar avans teklif ettiler. Они предложили аванс в тысяч.
Kredi geri ödemeyi ve taşınma masraflarını karşılamayı teklif ettiler mi? Они предлагали погасить твой кредит за учебу, оплатить переезд?
Edinburgh Üniversitesi'nde daimi profesörlük teklif ettiler. Мне предложили место в Эдинбургском Университете.
Erkekler takımına koçluk yapmamı teklif ettiler. Мне предложили работу. Тренировать мужскую команду.
Bana bir duruşma teklif ettiler. Они отдадут меня под суд.
Oh! - Ona tazminat teklif ettiler. Ей предложили компенсацию, и она согласилась.
Bu sırada, bize geceyi burada geçirmemizi teklif ettiler. Тем временем, они предложили нам остаться на ночь.
Besteci ve müzisyen Billy Joel, şarkılarının çoğunun şovda kullanılmasını önerdi ve diğer şarkıcılar da şarkılarının ücretsiz olarak kullanılmasını teklif ettiler. Композитор и музыкант Билли Джоэл предложил множество своих песен для использования в шоу, а другие исполнители предложили использовать свои песни бесплатно.
Hayır. Evliliği kabul ettiler mi ki? Они хотя бы согласились на брак?
Bremer iyi bir teklif yapmış olabilir mi? Думаешь, Бремер сделал ему хорошее предложение?
Kasabamızı yok ettiler, ama anılarımızı da alamazlar, değil mi? Они уничтожили наш город, но они не сотрут наши воспоминания?
Bana bir banyo bile teklif etmedi. Он даже не предложил мне ванну.
Dünyamızı yok ettiler ve sizinkini de yok edecekler. Они разрушили наш мир, разрушат и ваш.
Prens Albert'ın ziyaretini uzatmasını teklif ediyor. Он предлагает продлить визит принца Альберта.
Mario hematoloji bölümüne girdikten sonra, Alice'in kanından kalanı yok ettiler. После проникновения Марио в лабораторию, они уничтожили оставшуюся кровь Элис.
Oraya götürüp gün batımında teklif edeceğim. - Harika! Я отведу её туда и сделаю предложение на закате.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.