Sentence examples of "yapıyor" in Turkish

<>
Söylesene bu beni nasıl insaniyetsiz yapıyor? И как это делает меня бесчеловечным?
Birçok yaratıcı insan bunu yapıyor. Многие творческие люди делают это.
Wayne Montgomery bugün hala öğretmenlik yapıyor. Уэйн Монтгомери и сейчас работает учителем.
Avukat yardımcısı tam olarak ne yapıyor? А чем именно занимается помощник юриста?
Efendim, bu gezegene doğru bir uçuş daha yapıyor. Сэр, он делает ещё один заход к планете.
Joe Carroll internet üzerinden canlı yayın yapıyor. Джо Кэррол ведет прямой эфир через Интернет.
Eğer görmek istersen, büyükannen mutfakta yemek yapıyor. Бабушка готовит обед, если хочешь увидеть её.
O sadece senin kariyerini ilerletmek için yapmak zorunda olduğu şeyleri yapıyor. Она просто делала всё что необходимо, чтобы продвинуть свою карьеру.
Aynı anda Guy De Cornet de şu binada aynı işi yapıyor olacak. Одновременно Ги Де Корне будет делать тоже самое вот в этом здании.
Ben Alman dilleri okuyorum, o da mühendislik yapıyor. Я изучаю германские языки, а он инженерное дело.
Her ne yapıyor olursa olsun araba kullanmak için hala bol miktarda enerjisi var. Чем бы он ни занимался, у него оставалось достаточно энергии на вождение.
Çılgın partilerde insanlar tuhaf şeyler yapıyor. Люди занимаются странными вещами на рейвах.
Ne zaman bir espri yapsam onu sanki bir düz cümleymiş gibi kullanıp daha iyi bir espri yapıyor. Как будто каждый раз, когда я шучу, она делает из нее еще более смешную шутку.
Yani Danielle bunu sadece Phyllis ona kolay bir hayat sunuyor diye mi yapıyor? Evet. Так значит, Даниэль так поступает лишь потому, что Филис предлагает ей сладкую жизнь?
Bu yeni biri ve bir sürü test yapıyor ve iyimser görünüyor. Эта новая врач, она сделала много тестов и выглядит оптимистично.
En iyi tahminim? Cesetler yere yığılmadan önce her ne yapmayı planladıysa onu yapıyor. Она делает всё, что планировала сделать, пока тела не начнут сыпаться горой.
Kadınların bunu hep yapıyor olması sence de delice değil mi? Это ли не безумие? Как женщины всегда делают это?
Tüm işi ben yapıyorum, o da bütün göğüs çatalı işlerini yapıyor. Я выполняю за неё всю работу, а она работает своим декольте.
PD Ra Joon Mo ne yapıyor? Чем занимается продюсер Ра Чжун Мо?
İşte bu yüzden seni İçişleri Bakanı yapıyor. поэтому он делает тебя министром внутренних дел.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.