Beispiele für die Verwendung von "annemin" im Türkischen

<>
Annemin şimdi nerede yaşadığını görmen lazım, adamım. Видел бы ты, где сейчас мама живёт.
Evet, ya da annemin yer cücesi oyuncağının çalındığı ustaca hazırlanan suç olayını.. Да или о том криминальном гении, что украл картонного гнома моей мамы.
Kralın mahiyetindeki her bir kadının piçleri olur, ama annemin değil, olamaz. У каждой женщины есть сыновья в суде, но не у моей матери.
Annemin evini kullanarak bankadan kredi almaya çalışıyormuş. Она хочет взять ссуду на дом мамы.
Polis şefi annemin güvenlik sistemini kontrole geldi. Там шеф полиции проверяет мамину систему безопасности.
Annemin isteği üzerine, yöreden bir büyücü, bir yıldır mektup yazmayan iki asker ağabeyimin göbek bağlarını inceledi. По просьбе матери, пришел местный шаман осмотреть пуповины моих братьев, от них год не было вестей.
Jake öz annemin bile beni kabul etmediğini bilse, yine de beni kabul eder miydi? Не отвергнет ли он меня, если узнает, что собственная мать такой не принимает?
Geçen yılbaşında annemin bir memesini aldılar. Прошлым рождеством моей маме грудь отняли.
Annemin manikür setini ödünç almam gerekebilir. Мне надо одолжить мамин маникюрный набор.
Annemin adını artık ağzımıza alamayız. Мамино имя больше нельзя говори.
On iki yaşındayken ben muhtemelen annemin yatağında uyuyordum. В лет я еще спал в маминой кровати.
Kızkardeşlerimin hayatları için aman dilemeye geldim - Annemin ve onun annesinin de! - Yanlış kişi! Я пришла, чтобы умолять тебя сохранить жизни моим сестрам, моей матери и моей бабушке.
Bu yüzden mi annemin kazanmasını istiyorsun yoksa Phillips'in kaybetmesini istediğin için mi? Ты хочешь, чтобы моя мама выиграла, или чтобы Филипс проиграла?
Dün gece neredeyse annemin eğrelti otunu içiyordum. Я почти скурил мамины папоротники прошлой ночью.
Danil ve annemin arasındaki bağ bu günlerde daha da güçlendi. В те дни отношения между Данилом и моей мамой укрепились.
Hepsinin annemin suçu olduğunu söylüyor çünkü sana bütün çekleri o verdi. Он обвиняет маму в том, что она выписала тебе чек.
Evet, annemin adı da Brenda idi. Да, а мою маму звали Бренда.
Annemin şu ana kadar tasarladığı her kıyafetin bir fotoğrafını istiyorum. Мне нужны фото каждой вещи, которую создала моя мать.
Tuhaf, ben annemin daha uzakta yaşamasını istiyorum. А я хочу, чтобы мама жила подальше.
Annemin ellerinin tam olarak ne zaman titremeye başladığını bilmiyorum. Не уверен, когда руки моей мамы начали трястись.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.