Beispiele für die Verwendung von "başladı" im Türkischen mit Übersetzung "начала"

<>
Robyn bu trajediden kurtuldu ve yeni bir hayata başladı. Робин оставила эту трагедию позади и начала новую жизнь.
1962 yılında şirket posta ile mal teslim etmek başladı. В 1962 году компания начала доставлять товары по почте.
Birden içeri geldi ve bağırmaya başladı. Она просто вошла и начала орать.
Grup 2.stüdyo albümleri Battleground'u 4 Kasım'da yayınladıktan kısa süre sonra Kasım 2011'de 3.stüdyo albümleri için çalışmalara başladı. Вскоре после выхода "Battleground" 4 ноября 2011, группа начала работать над третьим студийным альбомом.
Santral saat önce enerji üretmeye başladı. Станция начала выработку энергии час назад.
Buna rağmen Şubat 2013'te yeni albüm çalışmalarına başladı. Тем не менее в феврале 2013 года Дель Рей начала работу над альбомом, сказав:
1955 yılında "Coca-Cola" 10, 12 ve 26 onsluk şişelerde ürünlerini satmaya başladı. В 1955 году "Кока-Кола" начала продаваться в бутылках объёмом 10, 12 и 26 унций.
John, saldırıdan hemen sonra Beth, senin hakkında endişelenmeye başladı. Джон, сразу после нападения, Бет начала волноваться о вас.
Mevcut havayolu 1954 yılında kuruldu, 21 Eylül 1955 tarihinde faaliyete başladı ve Kore Sivil Havacılık İdaresi denetimi altına alındı. Авиакомпания была основана в 1955 году и начала операционную деятельность 21 сентября следующего года под названием "Chosonminhang Korean Airways".
Mart 1995'te Manson, Monster Voodoo Machine ile iki aylık yeni bir turneye başladı. В марте 1995 года группа начала двухмесячный тур, на этот раз с Monster Voodoo Machine в качестве поддержки.
Yedi ay süren bir turneden sonra, grup yeni şarkılar üzerinde çalışmaya başladı. Затем последовал семимесячный тур, в ходе которого группа начала исполнять новый материал.
1998 yılında birleşme ve satın almalar konusunda uzmanlaşmış olan JP Morgan'da yatırım bankacılığı bölümünde çalışmaya başladı. В 1998 году начала работать в J. P. Morgan, в отделе инвестирования, специализируясь на слияниях и поглощениях биотехнологических и фармацевтических компаний.
Daha yakın geçmişte bilim, bu en derin soruları cevaplamaya başladı. И лишь недавно наука начала отвечать на эти глубочайшие из вопросов.
Şubat 2014 tarihinde, Twitter KAT'a yönlendirilen bağlantıları engellemeye başladı, ancak Şubat 2014'te bu engellemeleri kaldırdı. В феврале 2014 года социальная сеть Twitter начала блокировать ссылки на KAT, однако 28 февраля 2014 блокировка была прекращена.
Ama sonra Rachel, Molly'nin sevgilisiyle konuşmaya başladı. Но потом Рейчел начала общаться с парнем Молли.
Mayıs 2011'de Renault, Twizy'nin üretime alınacağını haber verdi ve siparişleri almaya başladı. В мае 2011 года, компания Рено объявила, что они будут производить Твизи и начала принимать заказы.
ABD, Eylül'den sadece hafta sonra Afganistan'ı bombalamaya başladı. Америка начала бомбить Афганистан всего через недели после сентября.
Burada Horace Mann Okulu'na gitti, dans okuduktan sonra 17 yaşındayken çalışmaya başladı. Она посещала школу Горация Манна, училась танцевать, а затем начала работать, когда ей было 17 лет.
2004 yılında Clare, Manhattan'ın kentsel yerleşiminden ilham alarak ilk romanı olan Kemikler Şehri üzerinde çalışmaya başladı. Она начала работу над своим романом "Город костей" в 2004 году, вдохновлённая городским пейзажем Манхэттена.
Khronos Group, Temmuz 2014'te Valve Corporation ile bir sonraki nesil grafik API oluşturmak için bir proje başladı. Летом 2014 года Khronos Group начала проект по созданию следующего поколения графического API.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.