Beispiele für die Verwendung von "yalan" im Türkischen

<>
Hepsi bir gecede oldu dedim çünkü ne zaman bu hikayeyi anlatsam yalan söylemeye alıştım. Да, я так сказал, потому что привык врать, пересказывая эту историю.
Ben sana asla yalan söyle demedim. Я никогда не просила вас лгать.
Sen sevgilini düşük maaşlı işin hakkında yalan söylemek zorunda kalmadan kapmıştın, değil mi? Ты получил свою девочку без лжи о твоей непрестижной работе, верно? Гм...
Yalan ve yanılsamaları bir anlam ifade etmiyor. Ее ложь и иллюзии ничего не означают.
John'un polise yalan söylediğini kesin olarak biliyor musun? Тебе точно известно, что Джон соврал полицейским?
Drew, çalışma grubu ile ilgili yalan söylediğim için çok üzgünüm. Дрю, я действительно сожалею, что солгала об исследовании группы.
Sonra bana grup hakkında yalan söylüyorsun. Потом ты врал мне насчет группы.
Annemin bana yıllardır yalan söylediğini anlatmak için mi? Сказать, что моя мама мне годами врала?
Sen neden Nolan'ın yalan söylediğinden o kadar eminsin? Почему ты так уверен, что Нолан врёт?
Yani eğer değiş tokuşu Ellison ele aldıysa bu Büyükelçinin bize neden yalan söylediğini açıklar. Таким образом, если Эллисон мешал нам это объясняет, почему посол лгал нам.
Les, senin için ekibime yalan söyledim. Лес, ради тебя я соврала команде.
Birbirlerine yalan söyleyip, çözülmesi gereken gizemli acil bir şey mi uydururlar? Он врут друг другу и придумывают срочные загадки, которые нужно разгадать?
Mahkemeden kurtulmak için Mariga'nın söylediği ilk yalan değil bu. Марига не впервые лжет, чтобы уйти от обвинения.
Ses analizi, bana yalan söylediğini gösteriyor, Jack. Голосовой анализ показывает, что вы лжёте, Джек.
Yani sen bir din adamına kendi evinde, onun çayını içip tatlısını yerken yalan mı söyledin? Ты лжешь священнику в его собственном доме, когда пьешь его чай и ешь его блины?
Hey, AJ, hiç yalan söyledin mi? Эй, Эй-Джей, ты когда-нибудь говорил неправду?
Ev sahibin yüzünden değil, daireyi satmak bile istemedi, senin iyiliğin için yalan söyledim. Не из-за хозяина. Он вобще не хочет продавать квартиру. Я обманул для твоей же пользы.
Sen bir şey söylemeden önce, sabah telefonda Klausla konuşup yalan söylediğim için özür dilerim. Прежде чем ты начнешь, прости, что солгал тебе о звонке Клауса этим утром.
Asıl sen nasıl yeniden kafası güzel gezmeye başlamanla ilgili bana yalan söylersin? Как ты могла солгать мне о том, что снова ловишь кайф?
Geçmişiniz hakkında ikinizde bana yalan söylediniz, ve artık bu yalanlar yüzeye çıkıyor. Вы оба врали о своем прошлом, и теперь эта ложь вышла наружу.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.