Exemples d'utilisation de "dışarı" en turc

<>
Ve sen beni dışarı çıkarttın. А ты вытащила меня наружу.
Bana onu dışarı çıkaracağına dair söz ver. Обещай мне, что вытащишь её отсюда.
Dışarı çık ve kendine gerçek bir kız bul. Выйди на улицу, найди себе настоящую девушку.
Hemşire onu geri dönmüştü, birisi yürüdü ve onunla dışarı yürüdü. Когда медсестра отвернулась, кто-то зашел и вышел с моей дочерью.
Eminim Aiden'ı bunun dışında tutmuştur, onu bugün nişanlını öğle yemeğinden dışarı götürdüğünü gördükten sonra. Я уверена она исключит Эйдена, видя как он вытащил твою невесту из-за ланча сегодня.
Gelin podyumdan geriye doğru yürüdü, ve kapıdan dışarı çıktı. Теперь невеста стремительно идет по проходу и выходит за дверь.
Stewie biraz uyukluyor, Peter da çocuklarla dışarı çıktı. Стьюи решил вздремнуть, а Питер и дети гуляют.
Dün akşam saat civarlarında, Alma dışarı çıktı. Около восьми вечера вчера. Альма вышла из дома.
Dibe vurmuş ve evden çıkmaz hâldeydim, dışarı çıkmak istemiyordum. Я была тихой и малоподвижной, не хотела никуда выходить.
Onu giy ve dışarı çık. Надень его и убирайся оттуда.
Bu teoride iyi bir plan, tabi kurban gaz kokusunu alıp, dışarı çıkmazsa. Хороший план в теории, если бы жертва не почуяла бы газ и ушла.
Carol öfkeden kudurdu ve beni kapı dışarı etti. Кэрол становится в позу и вышвыривает меня вон.
İnsanların dışarı çıkabilmesi için tek umut biz olabiliriz. И мы можем быть единственной надеждой людей выбраться.
Korku, dışarı çıkmalarına neden olmuş ve hepsi göbeğine kaçmış. Их выгнал страх - и теперь они разгуливают в животе.
Bak, Garrison, karım evde bir penis istemedi, ben de dışarı çıkartmak zorunda kaldım! Ну, моя жена не хотела, чтобы член оставался в доме. Мне пришлось его выгнать.
Sakın çıkayım deme Meg! O kapıdan dışarı çıkarsan sana evden çıkmama cezası veririm! Мэг, даже не думай выйти за порог, или ты под домашним арестом.
Ama ortağım beni dışarı çıkarttı ve gizli kimliğimi koruduk. Но меня вытащили, и мое прикрытие не раскрыли.
Rebecca'ın itiraf kasedi ve gözaltı kayıtlarının bir kopyasına ihtiyacımız var. Öbür türlü onu kefaletle dışarı çıkarmamızın yolu yok. Нам нужна копия записи с признанием и журнала с задержанием, иначе мы не вытащим её под залог.
Tam da Carolee'yi almak için dışarı çıkmaya hazırlanıyordum. Я уже собирался выходить и заехать за Кароли.
Dışarı çıkmak için yalvarıp duruyordu şimdi onu geri çeviremeye bilirim. Ama sizinle olmayı daha çok tercih ederim! Она постоянно настаивает чтобы я вышла, но я бы с удовольствием провела время с вами крошки!
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !