Sentence examples of "Bulmak" in Turkish

<>
Bu tür hakkında o kadar az şey biliniyor ki hayvanları bulmak bile başlıbaşına zorluk. О них известно столь мало, что даже найти речного дельфина будет сложной задачей.
Başka bir katil bulmak için iki günümüz var. У нас два дня на поиски другого убийцы.
O Dee'yi bulmak için nereye gidecek? Куда она могла поехать искать Ди?
Her halükârda Zevlos'u bulmak için en iyi şansımız o kadın. Bence ona sormamız gerek. В любом случае, она до сих пор наша лучшая зацепка в его поисках.
Geçmişin bilgeliğini bulmak ve onu korumak için. Чтобы найти древнюю мудрость и сохранить ее.
Biliyorum, bu yüzden buradayım sebebini bulmak için. Знаю, я здесь, чтобы выяснить причину.
Topun dönmeye devam etmesi için biri, çöpteki elmasları bulmak zorunda. Кто-то должен находить эти бесценные брильянты, Чтобы мячик продолжал вертеться.
Babanı bulmak için hala bir şans var. Всё ещё есть шанс отыскать твоего отца.
İntikamını hak eden bir sonraki kurbanını bulmak ne kadar zamanını alacak, tahmin bile edemiyorum. Представить не могу, сколько у тебя займет поиск новой жертвы, заслуживающей твоего возмездия.
Onları bitirmeye yarayacak başka nedenler bulmak için iyi bir yer. Подходящее место для поиска других мотивов, чтобы их разогнать.
Ayrıca Noel arifesinde havai fişek bulmak ne kadar zor biliyor musunuz? И кстати, знаете как сложно достать фейерверки В Рождественский сочельник?
Demiryolunda iş bulmak için batıya doğru yol alan birisiyim sadece. Я еду на Запад, ищу работу на железной дороге.
Nora'yı bulmak için bir arama grubu kuracağız. Мы организуем поисковую группу и найдём Нору.
Biliyorsun, Pope seni bulmak için bölüm dışına çıktı. Вспомни, Поуп нашел тебя за пределами своего отдела.
Rasgele birini bulmak istemeyen güzel kadınlara dışarıda eşlik etmek için kurulmuş bir yer. Для красивых женщин, которым нужно пойти на свидание, но не влюбляться.
Bunun üstesinden nasıl geleceğimi bulmak zorundayım. Öyle ya da böyle, bu olay yukarıya gidecek. Я должен понять, как мне быть с этим делом, отправлять ли его наверх.
Belki yarın mini kubbeyi bulmak için yeni bir yol buluruz. Может, мы сможем придумать, как найти мини-купол завтра.
Ben de o gece ne olduğunu bulmak için özel dedektif tuttum. Поэтому я наняла частного детектива узнать, что случилось той ночью.
pembe deniz kabukları bulmak istedim, annemin sevdiklerinden. Я хотел найти розовые раковины, её любимые.
Liv'in onu bulmak için yaklaşık saati var. У Лив есть часов на его поиски.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.