Sentence examples of "hareket" in Turkish

<>
Peki, o zaman hızlı hareket etmeliyiz. Ну, тогда мы должны двигаться быстро.
Isı, hareket ve ışığa ihtiyacın var. Тебе нужно тепло, движение и свет.
Sonuç olarak, kuantum hareket durumları sadece son derece düşük sıcaklıklarda özel durumlarda gözlenmiştir. Последующие эксперименты показали, что квантовые состояния движения наблюдались только в особых условиях при сверхнизких температурах.
Bu adamlar söz konusuyken yavaş hareket etmelisin. Onları bir anda yutmalısın. С этим парнями надо действовать медленно, скармливая им по кусочку.
Evet, azıcıkta olsa parmak uçlarında biraz hareket var. Да, он уже может немного двигать пальцами ног.
Her şehvet, her hareket bir başkasının karşılığıdır. Каждое желание, каждое действие совпадает с другим.
Fakat, bu olağanüstü zorluk karşısında bile her zaman cesaret ve istekle hareket ettiler. И все же перед лицом исключительных трудностей, они всегда действовали мужественно и красиво.
Bu korkakça ve haince bir hareket. Это был трусливый и подлый шаг.
Bu da hızlı hareket ettiğini gösterir, yani koşuyor. Это значит, что он быстро двигался, бежал.
Her zaman biraz fazla ileri geri hareket ettiğimi düşünmüşümdür. Daha çok böyle hareket etmeliyim. Мне всегда казалось, что я часто двигаюсь взад-вперёд, хотя можно вот так.
Problem şu ki, mayınlar sürekli olarak hareket halindeler ve rasgele yer değiştiriyorlar. Но проблема в том, что мины постоянно двигаются, перемещаются случайным образом.
Hızlı, sert ve kararlı bir şekilde hareket etmeliyiz. Мы должны предпринять быстрые, твердые и решительные действия.
Bu, onların güvenlik düzeyine göre hareket etmek zorundayız demek. Это означает, что мы действуем на их уровне безопасности.
Bir alıcı gibi hareket ediyor ve isteğe bağlı şekilde uzaktan da patlatılabilir. Она действует как приемник и может детонировать удаленно, как вы хотите.
Benim gibi düşünmek ya da hareket etmenin geleneksel olmadığını anlıyorum. Bunu çok iyi anlıyorum. Понимаю, что сейчас не в моде думать и делать так, как я.
Saflık ve akıl her zaman birlikte hareket etmiştir. Наивность и разум всегда идут рука об руку.
Gelecek daima hareket halindedir ve sürekli değişir ama aynı zamanda kaçınılmazdır. Будущее всегда туманно, постоянно меняется, но еще оно неизбежно.
Moleküler yer değiştirme izleri alıyorum, bu öneriyor ki, son on saat içinde burada hareket olmuş. Я регистрирую следы молекулярного смещения. Предположительно, в этой зоне кто-то передвигался в течение последних десяти часов.
Sıçratmaması için bıçağın ağzı hareketsizdir ama bunun yerine titreşimli hareket eder. Лезвие не крутится из-за разбрызгивания, но вибрирует в другую сторону.
Biliyor musun ne? Bu kesinlikle doğru hareket adamım. Знаешь, а это чертовски верный ход, блин.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.