Sentence examples of "kendi gözleriyle" in Turkish

<>
Ya da kendi gözleriyle görmüş bir adamın korkusuna. Или человека, который увидел это собственными глазами.
Fırıncı, kendi gözleriyle görmüş. Кочегар видел это собственными глазами.
İnsanların seni kendi gözleriyle görmesi lazım. Чтобы люди видели вас своими глазами.
Ya seni kendi gözleriyle görmek isterse? Что, если он захочет убедиться?
En önemlisi, katılımcılar projelerini kendi bağlılıkları ile sağlamlaştırdılar. Самое главное, что участники остаются увлечены развитием своих персональных проектов.
Her zaman seni gözleriyle soyar. Он всегда раздевает тебя взглядом.
Atnaf aynı zamanda kendi blogunda yazıyor ve bir dijital güvenlik uzmanı. Атнаф также ведёт свой собственный блог и является экспертом в области цифровой безопасности.
Bir daha asla düzgün birinin gözleriyle görülemeyecek. Никогда ее не увидят глаза чистой души.
O, kendi Facebook sayfası gibi yerlerde mevcut sosyal ve politik durumlara ait analizlerini yazan bir sanatçıydı, fakat amacı yasayı çiğnemek veya birine hakaret etmek değildi. " Он деятель искусства, проводивший анализ социальной и политической ситуации в стране на своей странице в Facebook, но он не намеревался нарушить закон или обидеть кого - либо ".
Şu anda beni gözleriyle soyuyor. Он уже раздевает меня глазами!
Instagram profilinde, Japonya taşrasında bir reklam ajansında sanat yönetmeni olarak çalıştığı yazan Tanaka, kendi internet sitesinde projeyle ilgili olarak şunları söyledi: Из профиля Танаки можно узнать, что он работает арт - директором рекламного агентства в японской провинции. Вот что он сам говорит о своем проекте:
Bir babanın gözleriyle bakıyordun. Ты смотрел глазами отца.
Başka yerde bir hayatı var. Bırakın kendi haline. У него там своя жизнь, пусть уезжает.
Son bir kez güneşi görmeyi ummuştum kendi benliğimin gözleriyle. Я надеялся ещё разок увидеть солнце. Моими настоящими глазами!
Bir şeyin değeri bazen kendi değeri değildir. Ценность вещи не всегда в ней самой.
Stevens üzgün kanser gözleriyle bakacak. Стивенс сделает грустные раковые глаза.
Tek yapılması gereken yukarı çıkıp kendi yollarımıza dağılmak. Осталось только подняться наверх и пойти своими дорогами.
Kendi kendimi mutlu edebilirim. Я сама себе помогу.
Bütün dünyayı bize düşman etmeye yetecek kadar kendi insanlarımızı bize düşman etmeye yetecek kadar. Достаточно для того, чтобы натравить мир против нас. наших собственных людей против нас.
Çok doğru bir söz. Kendi canınızdan bir parça feda etmeden kimseyi öldüremezsiniz. Ты не можешь убить кого-то, не убив при этом частицу себя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.