Sentence examples of "kontrol etmeni" in Turkish

<>
İşkence senin duygularını kontrol etmeni sağlıyor. özellikle kontrolünü kaybettiğin zamanlarda. Пытки дают тебе чувство контроля, особенно если действительность ускользает.
House evi toksinler için kontrol etmeni istedi. Хаус просил тебя проверить дом на токсины.
Oraya gitmeni ve o sürtüklerin vizelerini kontrol etmeni istiyorum... Добрался туда и проверил у всех этих сук визы...
Jodie, virüsün olabileceği heryeri kontrol etmeni istiyorum. Джоди, проверь все вероятные места нахождения вируса.
Lisenin yakınlarında herhangi bir araba çalınmış mı diye yerel polis tarayıcılarını kontrol etmeni istiyorum. Нужно, чтобы ты проверила полицейские отчёты на предмет автомобильных краж рядом со школой.
Benim için bir müşteriyi kontrol etmeni istiyorum, temiz havluları olduğuna emin ol. Нужно проверить одного постояльца, убедись, что у него есть чистые полотенца.
Bir takıntım var, her yolculuğumda pasaportun benimle olup olmadığını beş dakikada bir kontrol ediyorum. У меня обсессивно - компульсивная привычка проверять паспорт каждые пять минут во время путешествий.
Ölüp partiyi bok etmeni istemiyorum ama. Bir tane de bana verir misin? Но я не хочу чтоб ты сдох и испортил нам все веселье.
Konuşmacılar birbirlerini geleneksel ve dijital medya konusundaki işbirliğinin gelişimden ve "Batılı ana akım medyası" nın bilgi kaynaklarını kontrol etmeye yönelik girişimlerine karşı ortak bir şekilde mücadele edilmesinden dolayı tebrik ettiler. Выступавшие поздравили друг друга с улучшением сотрудничества между традиционными и цифровыми СМИ и их коллективных усилий по борьбе с попытками "западных СМИ" контролировать информационное пространство.
Onu ikna etmeni isteyecektim. чтобы ты ее убедила.
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
Tespit etmeni istediğim de bu. Нужно чтобы вы это выяснили.
Şey, neden çantadaki izleri kontrol etmiyorsun. Поэтому вы должны проверить отпечатки на сумке.
Dean'i iki numaralı adamın olarak tayin etmeni istiyorum. Pekala. Я хочу, чтобы вы назначили Дина вашим заместителем.
Zack, benzeri bir etkiye sahip bir gazın kullanılmış olması ihtimaline karşılık hava kanallarını kontrol ediyor. А Зак проверяет вентиляционные шахты, пытаясь установить не применялся ли газ для создания похожего эффекта.
Jax, Dun'ı teşhis etmeni istiyor. Джексу нужно чтобы ты опознала Дана.
Sen, evini kontrol edip, radyasyon ve toksin testleri yap. Ты, проверь его дом и лабораторию на радиацию и токсины.
Senden beni tekrar ameliyat etmeni istemeyeceğim. Больше меня не нужно будет оперировать.
Evet, sadece göldeki iki tekneyi kontrol edeceğim. Да, только проверю две лодки на озере.
Senden bir şeyi analiz etmeni istiyorum. Нужно, чтобы ты проанализировал кое-что.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.