Sentence examples of "mal varlığını" in Turkish

<>
Lady Allen mal varlığını bir kuzene bırakıyor. Леди Аллен решила воспользоваться позицией богатой родственницы.
Fakat Kırgızistan gibi, entellektüel mal varlıklarına ciddi değer veren Dünya Ticaret Organizasyonu'na üye değil. Но, в отличие от Кыргызстана, он не входит во Всемирную торговую организацию, которая очень серьёзно относится к интеллектуальной собственности.
Şu anda onun varlığını hissetmiyorum. Я не чувствую его присутствия.
Güzel mal değil mi? Отменное дерьмо, да?
Bir şekilde ortakyaşamın varlığını gizliyor, öyle mi? Это то как маскирует присутствие симбионта, верно?
Obama senin askerlik arkadaşın mı, mal? Обама тебе что дружок, ты придурок?
Herkeste bulunan doğal bir dürtünün varlığını kabul ediyorum. Я признаю существование общего всем нам естественного влечения.
Bu sokaklarda on bir yaşında okuldan sonra mal satmaya başladım. Я на этих улицах в одиннадцать лет начал толкать дурь.
X- ray yalnızca onun varlığını doğruluyor, üzerinde yazanları değil. Лучи выявили только ее существование, но не что именно.
Bana baya paraya mal oldun. Это стоило мне кучу денег.
Düşük maaşları ve ölümün varlığını sürekli hissettiğimizi de unutma. Не забудь про низкую оплату и постоянное присутствие смерти.
Önemli bir mal o. Она очень ценный товар.
Bilim Tanrının varlığını destekliyor. Наука подтверждает Его существование.
Genç bayan bu eldiven bana çok paraya mal oldu. O yüzden hemen ne olduğunu söylesen iyi olur. Юная леди, эта перчатка дорого стоила, так что лучше скажи, что на тебя нашло.
Başkan ve üst rütbeli yöneticiler hariç, hiç kimse bu oluşumun varlığını bilmeyecek. Никто не должен знать об их существовании, кроме самого президента и генштаба.
Bana neredeyse bir böbreğe mal oldu. Он стоил мне руки и ноги.
İkincisi en değerli varlığını düşmanının elinde görecek. Второй увидит сокровище своё в руках недруга.
Bu bana cent'e mal oldu ama şey sonra konuşuruz. Она стоит пять центов, но обсудим это позже.
Onun varlığını bu dünyada da sabitlememiz gerek. Мы должны отметить её присутствие на земле.
Bir çok özel şirkete milyonlara mal oldu. Она обошлась многим частным компаниям в миллионы.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.